Rumların anlamak istemediği gerçek

DİSİ ve Rum Meclis Başkanı Annita Dimitriu Türkiye’nin, Avrupa savunma politikasına katılmasının “Kıbrıs sorunundan geçtiğini anlamak zorunda olduğunu” iddia etti.

DİSİ ve Rum Meclis Başkanı Annita Dimitriu Türkiye’nin, Avrupa savunma politikasına katılmasının “Kıbrıs sorunundan geçtiğini anlamak zorunda olduğunu” iddia etti.
Güney’den yapılan akla ziyan açıklamalara bakılırsa Rum yönetimi, hala daha durumun farkında değil.
Avrupa Savunma politikasına katılım talebi Türkiye’den mi geldi, yoksa Avrupa’nın mı buna ihtiyacı var? Önce buna anlamak lazım.
ABD’nin Ukrayna’yı Rusya karşısında dımdızlak ortada bırakmasının ardından Avrupa’nın aklı başına geldi.
Ortak Güvenlik ve Savunma Politikasını oluşturup NATO’ya olan bağımlılığından kurtulmayı hedefliyorlar.
Avrupa Parlamentosu’nun demokratik denetimi altında Avrupa silahlı kuvvetlerinin oluşturulması bu hedefin başlıca unsuru.
Bu ordu her nerede olursa olsun tüm Avrupa Birliği vatandaşlarının güvenliklerinin muhafaza edecek.
Avrupa bu yolla Atlantik ötesindeki kararlara veya NATO gibi diğer Avrupalı olmayan ittifaklara bağlı olmayacak.
Peki Avrupa böyle bir oluşuma Türkiye’yi neden dahil etmek istiyor?
NATO’da ABD ve İngiltere’den sonra en büyük üçüncü askeri güce sahip olan Türkiye’nin 520 bin aktif askeri, 400 bine yakın da yedek askeri bulunuyor. Türkiye'nin topyekün bir savaşta silah altına alabileceği insan sayısı ise 43 milyona yakın.
1069 adet uçak ve helikoptere sahip olan Türkiye İHA ve SİHA alanında ön plana çıkıyor. 2 bin 200'den fazla tank, 60 bine yakın zırhlı araç ve roket sistemi bulunan Türkiye S-400 hava savunma sistemine de sahip.16 fırkateyn, 9 korvet, 11 savaş mayını gemisi, 34 devriye gemisi, bir uçak gemisi dahil olmak üzere Türkiye'de toplamda 200'e yakın savaş ve saldırı gemileri bulunuyor.
İtalya, Almanya, Fransa, İspanya asker sayısı açısından Türkiye’nin çok gerisinde kalıyor.
Hatta hepsinin asker sayısının toplamı bile Türkiye’ye yetişemiyor.
Dolayısıyla elbette Avrupa’nın iştahını kabartan da Türkiye’nin bu askeri gücü oluyor.
O yüzden Avrupa, savunma politikasında ABD’ye bağımlı olmaktansa Türkiye’nin de içinde olduğu yeni bir model öngörüyor.
Bu model, ABD’nin güdümündeki NATO’dan tamamen bağımsız olarak ele alınıyor.
Yıllardır üyelik için kapılarında beklettikleri Türkiye’ye yönelik son günlerde verdikleri sıcak mesajlar da bu yeni politikanın sonucu.
Tüm bu yeni denklemi göz önünde bulundurduğumuzda, yaklaşık 450 milyon nüfusa sahip Avrupa Birliği’nin, savunma politikasını 1.5 milyonluk Güney Kıbrıs’a emanet edemeyeceği ortadadır.
Rum Meclis Başkanı Annita Dimitriu’nun “Türkiye’nin Avrupa savunma politikasına katılması Kıbrıs sorunundan geçer” şeklindeki sözleri ezber sözlerdir.
Trump yönetimiyle NATO’dan zor günde destek bulamayacağını Ukrayna dersiyle anlayan Brüksel, Türkiye ile ilişkilerini Kıbrıs meselesine rehin bırakamaz.
Rum yönetimi de bu gerçeği artık anlamak zorundadır. Bizden söylemesi…


Bu haber 128 defa okunmuştur

:

:

:

: