Siz kimi kimin vatanından kovuyorsunuz?

Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu’nun Paskalya mesajı, tarihten ders almayı reddedenlerin ne kadar tehlikeli olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu’nun Paskalya mesajı, tarihten ders almayı reddedenlerin ne kadar tehlikeli olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
“Türkleri bu adadan kovmak” çağrısıyla, sadece dini değil, aynı zamanda siyasi bir nefret diliyle milyonlara seslenen bu zat, hem insanlığa hem de tarihe karşı açık bir provokasyona imza atmıştır.
Bir an duralım ve soralım:
Siz kimi, kimin toprağından kovuyorsunuz?
Bu ada, yüzyıllardır farklı kültürlerin, inançların, dillerin yan yana yaşadığı bir coğrafya.
Türkler, bu topraklarda 1571’den beri, yani 450 yıldan uzun bir süredir yaşıyor.
Osmanlı döneminde Kıbrıs’a huzur gelmiş, Latin ve Bizans zulmünden bunalan Ortodoks Rum halkı bile Osmanlı hoşgörüsüne sığınmıştı.
Türkler bu adaya sonradan gelmedi; işgalci değil, tarihin doğal bir parçası olarak burada yaşadılar, yaşamaya da devam ediyorlar.
Peki, siz ne zaman geldiniz?
Asıl sorulması gereken bu değil mi?
Kıbrıs’ın acı dolu tarihine bakınca, 1960’ta kurulan ortaklık devletini daha birkaç yıl bile sürdüremeden bozanın kim olduğunu unutmadık.
“Enosis” hayaliyle Kıbrıs Cumhuriyeti’ni Rumlaştırmaya çalışan, Türklere yönelik saldırılarla yüzlerce masum insanı katleden EOKA ve ona destek veren kilise kurumlarını bu halk çok iyi hatırlıyor.
1974’e gelindiğinde ise, darbe yapıp adayı Yunanistan’a bağlamak isteyenlerin yine sizler olduğunu herkes biliyor.
Ama unuttuğunuz bir şey var:
Bu halk artık boyun eğmiyor.
1974’te yapılan Türk Barış Harekâtı, sadece bir askeri müdahale değil, Türk halkının varoluş mücadelesiydi.
Bu mücadele, Rum’un merhametine terk edilmiş soydaşlarımızın yeniden insan gibi yaşama hakkı bulduğu gündü. O günden bu yana Kıbrıs Türk halkı, barışın ve huzurun teminatı olmuştur.
Bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti topraklarında Türk çocukları özgürce eğitim alıyor, ezanlar okunuyor, bayrak dalgalanıyor.

Şimdi tekrar soruyoruz:
Siz kimi, kimin vatanından kovuyorsunuz?
Kıbrıs Türk halkı bu adanın eşit sahibidir. Ne kilise ne de başka bir güç bu gerçeği değiştiremez.
Barış, birlikte yaşama iradesiyle mümkündür. Ama eğer siz hâlâ ırkçı hayaller peşindeyseniz, bilin ki bu halk ne 1963’ün, ne 1974’ün çaresizliğinde değildir.
Ve biz buradayız.
Toprağımızdayız.
Bayrağımızla, kimliğimizle, inancımızla dimdik buradayız.
Hiçbir kilise çanı, ezanımızı susturamayacak! Bizden söylemesi…

Bu haber 783 defa okunmuştur

:

:

:

: