Ortak akılla yeni yöntemler bulmalıyız

Ada TV’ye konuk olan 9. Dönem Milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu, KKTC’deki Rum mallarının satışı gerekçesiyle Güney’de yaşanan tutuklamalara ilişkin hükümetin gereken adımları atmadığını savundu.

Ada TV’ye konuk olan 9. Dönem Milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu, KKTC’deki Rum mallarının satışı gerekçesiyle Güney’de yaşanan tutuklamalara ilişkin hükümetin gereken adımları atmadığını savundu.
“Ali Özmen Safa yaklaşan tehlikeyi görüp uyarmıştı” diyen Manavoğlu, hükümetin yaptığı hatalara dikkat çekti.
Peki ne demişti Ali Özmen Safa hatırlayalım?
Simon Aykut’un tutuklanması sürecinden çok önce inşaatta bindiğimiz dalı kestiğimizi vurgulayan Safa, geçtiğimiz yıl çıkarılan yasa ile yabancının korkutulduğunu dile getirmişti.
Safa, her şeyden önce yabancının kaybedilen güveninin yeniden kazanılması için hükümetin ve Müteahhitler Birliği’nin gereken sorumluluğu üzerine alması gerekliliğine vurgu yapmıştı.
Yabancıya Taşınmaz Mal Satışı ile ilgili tartışmalı yasa ilk çıktığında “Altın yumurtlayan tavuğun kesildiği” örneğini veren, Ali Özmen Safa, şunları söylemişti:
“Yasa geri çekilip revize edilse bile, yine başarılı bir yere varamayacak. Öncelik para toplamaktan öte yabancıların güvenini tekrar kazanmak olmalı. Taşınmaz Mal Yasası’nda geri adım neden atıldı? Demek ki amaçlar yerine ulaşmadı.
Neydi amaç Taşınmaz Mal Komitesi’ne (TMK) kaynak oluşturacaktık. Yapabildik mi? Hayır. Bunu yapabilseydik, TMK daha etkin ve verimli çalışabilirdi.
Çıkarılan yasa ile sadece yabancı korkutuldu. Restoranlarda, marketlerde, otellerde yabancıları göremiyorsunuz. Yabancı yatırımcı bir ülkeye gittiğinde ilk aradığı güvencedir. Biz sürekli yasa değiştirdiğimiz için o güvenceyi kaybettik. Bir de buna Rum’un başlattığı tutuklamalar eklenip, hükümet de buna sessiz kalınca ekonomideki yangını daha da büyüttük…”
Ali Özmen Safa’nın bir yıl önce Ada TV ekranlarında söylediği bu sözler bugün neredeyse noktası virgülüne gerçek oldu.
Peki ülkeyi yönetenler ne yapıyor?
Ne yazık ki sorunlar ortaya çıktıktan sonra çözüm aramanın peşine düşüyoruz.
Oysa en iyi tedavi tedbirdir. Ülkeyi yönetenler, sorunlar ortaya çıkmadan vizyon sahibi isimlerle ortak akıl etrafından bir politika geliştirmelidir.
Ne yazık ki bizim ülkemizde “her şeyi ben bilirim” mantığı hakim.
Bu mantıkla bırakın sorunların çözülmesini, kördüğüm olmasına vesile oluyoruz. Bu yaklaşımdan bir an önce vazgeçmeliyiz. Bizden söylemesi…


Bu haber 418 defa okunmuştur

:

:

:

: