Ada TV’de katıldığı programda Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, belki de uzun süredir herkesin bildiği ama dillendirmekten kaçındığı gerçeği açıkça ortaya koydu: Türkiye, artık federasyon modeline dayalı bir çözüm arayışında değildir. Bu noktada “gevşek federasyon mu, katı federasyon mu” gibi tartışmaların da bir anlamı kalmamıştır. Çünkü Ankara’nın yaklaşımı nettir: Federasyon defteri kapanmıştır.
Buna paralel olarak Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da aynı yönde güçlü bir irade ortaya koyuyor.
Tatar, federasyon görüşmelerini tasvip etmediklerini net biçimde açıklarken, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin egemenliğini savunuyor.
Bugün gelinen aşamada, federasyon söylemlerine sarılmanın artık seçmene umut tacirliği yapmaktan öteye gitmediği açıkça görülüyor.
Çünkü geçmişte de defalarca yaşadık: Seçim dönemlerinde federasyon vaadi gündeme taşındı, umutlar yeşertildi, ancak her defasında aynı hayal kırıklığı ile sonuçlandı.
Cumhurbaşkanı Tatar’ın “Seçim zamanı bakıyorum hafif yumuşamalar var, siyaseti değiştirmeye çalışıyorlar, seçmeni oynuyorlar. Herkes net olacak, halka dürüst olacak” sözleri de tam olarak bu gerçeğin altını çizmektedir. Halk artık yalan umutlar değil, gerçekçi politikalar görmek istemektedir.
Bir diğer önemli mesele de pasaport konusudur. Tatar’ın bu noktadaki çıkışı, toplumun kalbine dokunan bir hassasiyeti yansıtmaktadır.
“Aynı sınıfta okuyan iki çocuktan birinin pasaport hakkı varken diğerinin sırf annesi ya da babası Türkiye kökenli olduğu için bu haktan mahrum bırakılması kabul edilemez. Bu durum, eşitlik ve adalet ilkeleriyle çelişmekte; toplumda derin yaralar açmaktadır” diyerek Cumhurbaşkanı’nın dile getirdiği bu sözler, aslında meselenin vicdani boyutunu özetlemektedir.
Bugün Kuzey Kıbrıs’ta siyaset yapan herkesin yapması gereken, gerçekleri halktan gizlemek yerine açık ve net bir şekilde ortaya koymaktır. Federasyon söylemi artık gerçekçi değildir.
Türkiye’nin ve KKTC’nin iradesi, egemen eşitliğe ve iki devletli çözüme yönelmiştir. Bu gerçeği görmezden gelerek federasyon hayalleri peşinde koşanlar, sadece zamanı değil, halkın umutlarını da boşa harcamaktadır. Bizden söylemesi…