Dünyada , hak , çok değişkenlik arz eden bir kavramdır .
Çünkü dünyamızda , insanoğluna tabii bir çok haklar vardır .
Bunların kullanılması ise, vatandaşlar , bağlı oldukları ülke devletlerinin egemenlik gücüne dayanarak , haklarını serbestçe kullanmalarını sağlar .
Bu ise , egemenliğe dayanan bir olgu .
Egemen devletler , yurttaşlarının hem içte , hem de dışta , sahip oldukları haklarını kullanmalarının garantörüdür .
Egemensiniz .
Amma .
Bunu sağlayacak gücünüz yoksa , egemenliğiniz havada kalır .
Çağdaş dünya diyoruz .
Ve .
Dünyanın çağdaşlığı ile övünüyoruz .
Çağdaşlık bu ise , vay halimize ki ne vay .
20’inci asrın son çeyreği .
21’inci asrın ilk çeyreği arasında yaşananlar , bize göstermiştir ki , ne kadar haklı olursanız olun, bunu elde etmek için , güçlü bir devletin vatandaşı değilseniz , sizin olan hak ve haklar sembolik olarak sizin tasarrufunuzda olsa bile bu hakları kullanamazsınız .
Size bunu güçlü devletler kullandırmaz .
Hele hele , bir hakkın kullanılması , bu efendilerin çıkarlarına ters ise , vay halinize .
En tabii insan hakkı olan yaşam hakkını sürdürmek için , bunun ikiz kardeşi olan , beslenme hakkınızı bile kullandırmazlar, kullandırılmasına izin vermezler .
Bunun en belli başlı örneğini Gazze’de görüyoruz .
11 yıllık getto döneminde de , Baf’ta yaşamıştık .
Rumlar Türk kesimine suyu keserek , insanların su ihtiyaçlarının önüne set çekmişlerdi .
Hep diyoruz ya :
Hak hukuk adalet diye .
Bunun kullanılması veya kullanılmaması da güçlü devletlerin inisiyatifinde .
Çıkarları ile bağdaşmıyorsa , kullandırmazlar .
Ucunda ölüm dahi olsa ki oluyor da .
Son Gazze olayları da göstermiştir ki .
Orta Doğuda , haklı olanların değil .
Güçlü olanların düdüğü çalıyor .
İnsanlar da ölüyor .
Dünyayı , plan ve projeleri ile geri bıraktırıp , hazırladıkları kalkınma projeleri ile batağa sürükleyip , bataklıktan çıkacak dermanı da tüketerek , istedikleri sömürü düzenlerini oluşturmaktadırlar .
Bankaları kanalları ile yüksek faizli , krediler vererek , geri bıraktırılmış ülkeleri , aldıkları kredinin anasını ödemeye fırsat vermezler .
Sadece , ananın faizini ödeyecek kumpasların içine iterler .
İş başına getirdikleri işbirlikçiler , sıfırı tükettiklerinde de , askeri ihtilallerle , al aşağı ederek , kendilerine yeni işbirlikçiler bularak iş başına getirirler .
21’inci Y.Y. ilk çeyreğinden sonra da , işlerinin kötüye gitmesinden dolayı can almayı, kan akıtmayı devreye sokarlar .
Dünyamız maalesef güçlünün dünyası .
Haklının dünyası olmaktan çıktı .
Pek ala .
Bundan nasıl çıkılır .
Dünya halklarının uyanması ve mücadelesi ile .
Bu mümkün mü ?
Dünyada , mümkün olmayacak hiçbir şey yoktur .
Yeter ki halk karar versin ve o azmi göstersin .