Zorba: “Biz toplumsal dönüşümü, doğrudan demokrasiyi savunuyoruz”

Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP) Cumhurbaşkanı Adayı Osman Zorba, mevcut sistemi korumaya, iyileştirmeye yönelik açılımlardan farklı olarak toplumsal dönüşümü ve doğrudan demokrasiyi savunduklarını belirterek, “Biz federasyon, konfederasyon, iki devletlilik, ilhak gibi konularda tartışmaya bile girmeyiz. Bunların hepsi burjuva emperyalist çözümdür” dedi.

Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP) Cumhurbaşkanı Adayı Osman Zorba, mevcut sistemi korumaya, iyileştirmeye yönelik açılımlardan farklı olarak toplumsal dönüşümü ve doğrudan demokrasiyi savunduklarını belirterek, “Biz federasyon, konfederasyon, iki devletlilik, ilhak gibi konularda tartışmaya bile girmeyiz. Bunların hepsi burjuva emperyalist çözümdür” dedi.

Kıbrıs’ta gençlerin eğitim düzeyinin çok güzel bir seviyede olduğunu ve bu sayede çok şey başarılabileceğini söyleyen Zorba, “Hatta dünyaya örnek olacak şekilde başarılar elde edebiliriz. Bütün Kıbrıs’ta Türk ve Rum gençler elele verip bu adayı cennet yapabilirler” ifadelerini kullandı.

19 Ekim’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde KSP’nin adayı olarak yarışa katılan 1960 Karpaz doğumlu, Elektrik ve Elektronik Mühendisi Osman Zorba; vizyonu, seçim kampanyası, görüşleri ve hedeflerini Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) muhabirine anlattı.

Kendini sınıf mücadelesinden ve işçi sınıfının kurtuluşundan ayrı görmediğini vurgulayan Zorba, daha lise çağında sosyalizmi tanıdığını, üniversite eğitimi sırasında da ütopik sosyalizmin, bilimsel sosyalizmin ve sınıf mücadelesinin ne olduğunu öğrendiğini söyledi.

“Bilimsel sosyalizmin insanlık için kaçınılmaz ve kurtuluş olduğunu gördüm” diyen Zorba, işçiler, emekçiler ve aydınların modern köleler olduğu günümüzde sadece küçük bir zümrenin üretilenden faydalandığına işaret ederek, kapitalist toplumun yıkılmaya mahkum olduğunu savundu. 

“Biz toplumsal dönüşümden söz ediyoruz”

Osman Zorba, “Neden aday oldunuz?” sorusuna “Ben aday olmadım. Kıbrıs Sosyalist Partisi bu seçime kendi siyasetiyle katılmak için bir karar aldı. Ben Kıbrıs Sosyalist Partisi’nin temsilcisi olarak bulunmaktayım.” yanıtını verdi.

Zorba, şöyle devam etti:

“Bizim siyasetimiz mevcut adayların siyasetinden tamamen terstir. Farklı bir siyasettir. Dolayısıyla bugünkü seçimler aslında iki siyaset arasında yürütülmektedir. Biri Kıbrıs Sosyalist Partisi’nin siyaseti, diğeri de mevcut adayların BM çerçevesinde Kıbrıs sorununu çözme siyasetidir Kıbrıs sorunu ile alakalı olarak... Yönetimle ilgili de bizim farklı düşüncemiz vardır. Diğer adaylar mevcut sistemi koruma, iyileştirmeye yönelik açılımlarını yapmaktadır. Ama bizim böyle bir derdimiz yoktur. Biz toplumsal dönüşümden söz ediyoruz. Biz yönetimin topyekûn değişiminden söz ediyoruz. Doğrudan demokrasiden söz ediyoruz.”

Kıbrıs’ta gençlerin eğitim düzeyinin çok güzel bir seviyede olduğundan çok şey başarılabileceğini söyleyen Zorba, “Hatta dünyaya örnek olacak şekilde başarılar elde edebiliriz. Bütün Kıbrıs’ta Türk ve Rum gençler el ele verip bu adayı cennet yapabilirler.” dedi.

“Seçim propagandamızda teknolojiyi sonuna kadar kullanmak istiyoruz”

Seçim kampanyasını gönüllülerle ve ağırlıklı olarak sosyal medya aracılığıyla yürüttüklerini belirten Zorba, “Biz klasik propaganda yöntemini kullanmıyoruz. Biz teknolojiyi sonuna kadar kullanmak istiyoruz. Özellikle herkesin cebinde cep telefonu ve sosyal medya hesabı olduğu için biz bunu sosyal medya ağırlıklı olarak yapmaktayız.” diye konuştu.

Zorba, Meclis’te grubu bulunan partilerin devletin kasasından aldığı yardım paralarını propaganda amaçlı kullanmasını da eleştirdi.

Cumhurbaşkanı adayları Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’a canlı yayına birlikte katılma çağrısında bulunduğunu belirten Zorba, insanlar kimin ne söylediğini çok daha iyi anlayabilmesi açısından bunun çok önemli olduğunu ancak çağrısının yanıtsız kaldığını söyledi. 

Kıbrıs sorunu, Kıbrıs’ın emekçileri ile emperyalist sistem arasındaki çatışmanın ürünüdür”

Kıbrıs sorunu konusundaki görüşlerini de paylaşan Zorba, Kıbrıs sorununu, sadece Türkler ile Rumlar arasındaki bir sorun olarak değil, sınıfsal bir sorun gördüklerini söyledi.

Zorba, söyle konuştu:

“Kıbrıs sorunu aslında Kıbrıs’a hükmetmeyle alakalı bir şeydir… Kıbrıs sorunu Kıbrıs halkı ile emperyalist sistem arasındaki sorundur. Kıbrıs’ın işçi, emekçileri ile emperyalist sistem arasındaki çatışmanın ürünüdür. Emperyalist sistem diyor ki ‘Burasını ben yöneteceğim, benim istediğim gibi yaşayacaksın.’ Bunu hem içteki hem dıştaki temsilcileri ile yapmaktadır. İçteki temsilcileri hükümetler, emperyalist kesimler, büyük burjuva, sermaye kesimleridir. Dışarıda da Türkiye vardır, Yunanistan vardır, İngiltere vardır, Amerika vardır, Avrupa Birliği vardır. Yakında Rusya olacak, Almanya, Fransa, Çin… Hepsi Kıbrıs’a hükmetmeye çalışıyor. Buradaki temsilcileri aracılığıyla hükmediyorlar aslında bize… Bu mücadele kaçınılmaz bir şekilde sınıf savaşına dönüşmek zorundadır.”

Kıbrıs’ın tarihinde hiçbir zaman bağımsız olmadığını savunan Zorba, “1960 Anlaşması da bağımsızlığı getirmemiştir. 1960 anlaşması, üç NATO ülkesinin garantörlüğü çerçevesinde Kıbrıs’ı kontrol etmek için kullanılan bir yöntemdi… “ ifadelerini kullandı.

“Federasyon, konfederasyon, iki devletlilik, ilhaklık… Hepsi bizim için burjuva emperyalist çözümdür”

Cumhurbaşkanı Adayı Osman Zorba, KSP’nin Kıbrıs sorunundan insan yaşamına kadar tamamen farklı bir düzlemde durduğunu söyledi. Zorba, “Mevcut adaylar mevcut sistem içerisinde işleri yürütmek istiyorlar. Kıbrıs Sosyalist Partisi, sürekli olarak mevcut sistemin yürütülemez olduğunu söylüyor. Biz federasyon, konfederasyon, iki devletlilik, ilhaklık gibi konularda tartışmaya bile girmeyeceğiz. Bunların hepsi bizim için burjuva emperyalist çözümdür. Bizim için önemli olan Kıbrıs halkının kendi yaşamına yön verebilecek mi konusudur.” diye konuştu.

“Kıbrıs sorunu çözülecek açıklamalarına inanmayın”

Konuşmasının sonunda seçmene ve özellikle gençlere seslenen Zorba, “Biz Kıbrıs sorunuyla doğduk, belki de Kıbrıs sorunuyla ölüp gideceğiz. Ama siz bizim düştüğümüz algıya düşmeyin. Üç beş tane burjuva temsilcisi, sermaye temsilcisinin laflarına kanıp, ‘Kıbrıs sorunu çözülecek’ açıklamalarına inanmayın. Kıbrıs sorununu ancak siz çözebilirsiniz. Gençler çözebilir. Eğer gençler bu adımı atıp kendi geleceğine sahip çıkmazsa, modern teknolojiyi sonuna kadar yakalayıp doğrudan demokrasi sistemini hayata geçirmezlerse daha çok ağlayacağız ve göç yaşayacağız.” dedi.
Bu haber 27 defa okunmuştur

:

:

:

:

DİĞER HABERLER