Gazetemiz 2007 yılında yayın hayatına başladığı zaman yola çıkma amacımız, Yönetim Kurulu Başkanımız Ali Özmen Safa tarafından, sektörde bulunanlara rakip olma olarak değil mevcut boşluğu doldurmak, tüm siyasi partilere eşit mesafede olmak ve halka doğruları aktarmak, ana vatana, bayrağa, askere, millete sahip çıkmak olarak anlatılmıştı. Yani gazetemizin çizgisi daha ilk günlerinde net bir şekilde çizilmiş ve o günden bu yana da bu çizginin el verdiği sınırlar içerisinde hareket edilmişti. Bizler Star Kıbrıs Medya Grubu çalışanları olarak işe alındığımız andan itibaren bu çizginin ne olduğu konusunda bizzat Ali Özmen Safa tarafından bilgilendiriliyoruz.
Bir diğer önemli noktada bizler için siz okurlarımıza ulaştırdığımız haberlerin spekülatif değil belgelerle ispat edilmiş, doğruluk değeri yüzde yüz olan haberler olmasıydı. Bizler doğrusunun bu olduğuna inandık ve bu şekilde hareket ettik. Rutin olarak gerçekleştirdiğimiz toplantılarımızda çizgimiz sürekli olarak tekrarlandı. Ne yazık ki zaman zaman medya grubumuzun izlediği çizginin sınırlarını aşanlar da oldu. Ancak bu gibi girişimler anında yönetim kurulumuz tarafından ‘yasaların’ elverdiği şekliyle uyarıldı. Nitekim bir süre gazetemizin Yazı İşleri Müdürlüğü görevini yürüten Ayşemden Akın’ın kısa bir süre önce gazetemizin manşetine taşımak istediği bir haber, yönetim kurulumuzun tesadüfen başlığı görmesiyle fark edilmiş ve çizgimiz dışında olarak belirlenen bu manşet gazetemiz baskıdan çekilerek çizgimize uygun bir şekilde tekrardan düzenlenmiştir. Yaşanılan bu gelişme üzerine yönetim kurulumuz gerekli görüşmeleri yaparak kendisine gerekli uyarıyı vermiştir. Ancak tüm bunlar yapılırken yönetim kurulumuz Basın Yasası’nın kendisine tanıdığı ölçüde gerekeni yapabilmiştir.
Benzer bir tatsız durum yine Ayşemden Akın’ın kendi görüşlerini yazdığı şahsi köşesinde yer alan ifadelerle de yaşanmıştır. Son kontrol mercii olan Yazı İşleri Müdürü’nün kendi köşesinde yazdığı görüşleri, üzücü bir şekilde yönetim kurulumuzun bilgisi olmadan yayınlanmış ve ertesi gün çıkan yazı, içeriğinden ve söylemlerinden ötürü öncelikle yönetim kurulumuz tarafından kınanmıştır. Basın Yasası’nın kendilerine tanıdığı haklardan yararlanarak çizgisinin dışına çıkanlar maalesef Ayşemden Akın ile de sınırlı kalmamıştır. Yeni Volkan Gazetesi de önce manşetine daha sonra da köşe yazılarına taşıdığı yorumlarında bir köşe yazarının yazmış olduğu görüşlerini gazete sahibine mal etmiştir. Bununla da yetinmeyen gazete, basın özgürlüğü adı altında elinde hiçbir delili olmadan Ali Özmen Safa’nın diğer sektörlerdeki yatırımlarını da belgesiz iddialarına alet etmiştir.
‘Ali Özmen Safa’dan konut alan İngilizlerin, Başbakanlığa yaptığı şikayetlere bakabilirsiniz’ diyen gazete, kamuoyunu günlerce elinde Ali Özmen Safa ile ilgili bilgiler olduğu ve bu bilgileri açıklayacağı yalanlarıyla oyalamıştır. Tüm bunlara rağmen kendisinde ‘hodri meydan’ diyecek gücü de görmüştür.
Gelelim şu günlerdir açıklayacağınızı söylediğiniz dosyalarınıza…. Hayır merak ediyoruz ne oldu da bunca süredir açıklayamadınız… Yoksa umduğunuzu mu bulamadınız ya da iddia ettiklerinizin yanlış olduğunu mu gördünüz. Eğer hala hiçbir şey bulamadıysanız buyurun biz size yol gösterelim…
Ali Özmen Safa Londra’da yüzlerce insana 20-30 bin sterlin hibe vererek onları ev sahibi yapmıştır. Buyrun bakın 2003 yılında Türkiye’de yayınlanan yazılara… Ya da buyurun bir Londra’ya kadar uzanın ve bu insanlarla bir temasa geçin. Yalnız, ‘Ali Özmen Safa’nın bize yaptığı iyiliği babamız bile bize yapmadı’ dediklerinde bunu duymaya hazır olacak mısınız? Buyrun uzanın Londra’ya da oradaki Kıbrıslı ve Türkiyeli Türklerin Ali Özmen Safa ile nasıl gurur duyduklarını bir görün de gelin…
2003-2004 yılında ülkemizde inşaat sektöründe bir patlama yaşandığı zaman, Kıbrıslı Türk şirketlerin İngiltere’ye giderek emlak fuarlarından yerlerini pazarlaması ve Rum lobiciliğini yıkabilmesi için kendi parası olan 500 bin sterlini riske eden Ali Özmen Safa’nın tek başına verdiği mücadeleden tüm sektörü nasıl aydınlığa çıkartabildiğine bir bakın.. Bunun kaynağı nerede mi? İnşaat Müteahhitleri Birliği Cafer Özcafer’e buyurun bir telefon açın ya da bir kahvesini için…
Ali Özmen Safa’nın hani o bahsettiğiniz Londra’daki dosyalarını Türk okulları ve camilerine sorun. Anne ve babalarının doğduğu memleket olan Kıbrıs’a hayatları boyunca gelmemiş olan çocukların, kendi memleketlerini kimin sayesinde gördüklerini sorun. Yapılan dile getirilmez derler ama madem ortaya ‘insanlar mağdur edildi’ diye bir iddia attınız o zaman buyurun bunu kanıtlayın…
Ali Özmen Safa’dan konut alanların tapularını alamadıklarını da yazdınız. Kıbrıs’ta son 10 yıldır süre gelen sistemden ötürü devlet vatandaşlara satın aldıkları malın kıymetinin 0,5’ini ödemeleri kaydıyla mala kendi isimlerini yazdırma şansı tanımıştır. Dileyen tüm mülk sahipleri bunu gerekli kurumlara giderek yaptırabilmektedir. Mağduriyet son birkaç gündür gazetelerde okuduğumuz gibi ev alan kişilerin evlerinin satılması veya üzerinde ipotek edilmesidir. Oysa Ali Özmen Safa’dan ev alan ve dileyen herkes malının üzerine kendi ismini yazdırabilmiştir ve bu konuda en ufak bir şüphe taşımamaktadır.
Hodri meydan demiştiniz ya hadi buyurun o zaman meydana… Daha öncede size, ‘elinizde var olan dosyaları verin Ali Özmen Safa bu dosyaları kendisi hem Ada TV hem de Star Kıbrıs Gazetesi’nde yayınlayacak demiştik. Son birkaç gündür bu konuda aynı şeyleri tekrarlamaktan başka bir şey yapmadığınızı görüyoruz. O nedenle sıra bizde. Hadi buyurun meydana… Eğer elinizde Ali Özmen Safa’yla ilgili iddia ettiğiniz şeyleri kanıtlayabilecek bir dosya varsa buyurun bunu kamuoyuyla paylaşın. Ali Özmen Safa bunları ilk önce kendi medya grubunda yayınlamaya, gazetenizden ve halkımızdan özür dilemeye ve aynı gün Star Kıbrıs Gazetesi’ni kapatmaya hazır. Peki ama siz bunların doğruluğunu ispat edemezseniz spekülatif ve doğruluk değeri taşımayan haberlerle halkımızı ve kamuoyunu yanılttığınız için bizlerden özür dilemeye ve Yeni Volkan Gazetesi’ni kapatmaya hazır mısınız?