Star Kıbrıs Ailesi olarak çok uçan üyeler sahibiz.
Grubumuz Yöneticisi Ali Safa Özmen bildiğiniz gibi Londra ve Ercan arasında
gidip gelmekte. Ayrıca Ercan-İstanbul-Ankara uçuşlarını da ekleyecek olursak
sürekli yollarda diyebiliriz.
Gazetemizin yazarı Avrupa Parlamentosu eski milletvekili Ozan Ceyhun'da aynı
Ali Safa Özmen gibi çok uçanlardan. Frankfurt-Ercan hattı 'ev yolu' gibi.
Bunun yanı sıra Ercan-İstanbul-Ankara-Adana uçuşları ile yılda kaç mil
topladığını sormasak daha iyi olacak.
İkisinin dışında adada olduğumuz hatırlatarak bizlerin de uçtuğunu göz
önünde tutacak olursak kadrosu en çok uçan medya grubu olarak listede
birinci sırayı alabiliriz.
Böyle olunca KKHY tartışmaları bizi hem gazeteci hem de yolcu olarak epey
ilgilendirmekte.
Son günlerin test tartışmasını ise hayretle izledik. Havacılık Sektörü
alanında bilgisi olmayan herkes bir şeyler söyledi inancındayız.
Şimdi sıra bizde.
İlk olarak hemen belirtelim THY'nın dünyanın sayılı havayolu şirketlerinden
biri olması göğsümüzü kabartmakta. Hele Star Aliance üyesi olarak Lufthansa,
Singapore Airlines, United, US Airways, THAİ, Air China, Air Canada, South
African Airways, Air New Zealand, Austrian ve brussels airlines gibi
dünyanın sayılı havayolu şirketleri ile işbirliği halinde yeryüzünün
ulaşamadığı köşesi yok.
THY Elite Plus kartına sahip olan bir yolcu LH Senator kartını istemiyor
artık. THY kalite alanında en üstlerde.
THY'nın ve LH'nın desteği ile SunExpress'in geldiği yer ortada. Yine THY'nin
usta bir operasyonu sonucu kısa sürede başarılı bir marka olarak pazara
yerleşen AnadoluJet oldukça iddialı.
THY'den yanlış 'rüyalar' ile koparıldıktan sonra batan KTHY, THY ailesinde
kalsaydı şimdi farklı bir yerde olabilirdi.
Biri kendisinin dördü kiralık uçakla dünyanın en zor pazarlarından biri olan
havacılık sektöründe ancak bir RyanAir felsefesi ile var olabilirdi KTHY.
Ancak tam bir SSCB Felsefesi ile koşar adım iflasa gitti.
KKHY'nin geleck vaad eden ve güvenli bir havayolu olmasını istiyorsak
THY'nin çabalarını engellemek yerine desteklemeliyiz.
Geçen gün Lefkoşa'da yapılan test sınavı 'anlamadığı alanlarda ahkam kesmeye
meraklı olanlara' malzeme oldu. Oysa havacılık ciddi bir iş. THY'nin kefil
olacağı bir KKHY'nin personelinin THY uzmanlarınca test edilmesinden daha
doğru ne olabilir. KKTC'de günlük terapi ile meşgul uzmanlar bozulmasın ama
havacılık personelinin işe alım denetimi havacılık deneyimi ve tecrübesi
olan uzmanların işi.
Hepimiz bu adada uçaklara mahkumuz. Hepimiz bindiğimiz uçağın sağ salim yere
inmesini ve en iyi servis hizmetini talep ediyoruz.
THY'de bu nedenle çok titiz KKHY konusunda!
Batık KTHY'nin bazı personelinin şu ya da bu nedenden 'psikolojik sorunlu'
olduğunu söyleyenler bizi endişelendirmekteler. Bu durumda bu elemanlar için
havacılık dışı iş olanakları yaratmak en akıllıcası olur. Biz uçtuğumuz
uçaklarda THY'nin uyguladığı ve tüm dev havayolları şirketlerinin de
aynısına sahip olduğu test ve sınavlardan geçebilecek konumda olan personel
istiyoruz.
Dün testleri yırtıp bağırıp çağıranlar yarın uçaklarda gündeme gelen acil
durumlarda sinirlerine nasıl hakim olacaklar? Dünya da havacılık alanında
var olan sendikalar en az havayolu şirketlerş kadar uçuş güvenliği konusunda
kafa yormaktalar. Acaba Lefkoşa'da testlere itiraz edenlerin bildiği daha
iyi ve de pratikte denenmiş bir test mi var ellerinde?
Testler konusunda bilgisi olmadan ahkam kesen köşe yazarları da uçağa
bindiklerinde soğukkanlı, sempatik ve profesyonel pilot ve hostes
istiyorlardır. Haklılar da!
İşte bunun için bırakın THY'nin usta ekipleri KKHY'nin geleceğinin
belirlenmesin de aktif rol oynasınlar.
Hem bizim can güvenliğimiz hem de KKTC Havacılığı'nın geleceği için!