Kişisel zevkelerimizi veya zevksizliklerimizi de ortaya dökerek tartışmaya başladığımız yeni bir gündemiz var: Girne’deki yüksek binalar…
Tartışmaların bu noktasında herkes biliyor ki, konu yıllardan beri yetkililerin gündeminde bulunuyor. Öyle veya böyle, yüksek bina yapma taleplerinin Girne Belediyesi’ne ve hükümet yetkililerine neredeyse 7-8 yıldan beri yoğun bir şekilde iletilmekte olduğunu biliyoruz, artık!
Ortada böyle girişimler olduğuna göre, yatırımcı işadamları ‘bunun iyi bir iş’ olduğuna inanıyor olmalılar… Zaten her yatırım, öncelikle böyle bir inançla başlar… Bunu fazlaca sorgulamanın bir anlamı yok…
Kamuoyunun esas olarak üzerinde durması gereken soru şu olmalıdır: Bu konu, neden bunca zaman ele alınmadı? İmar Planı mı yapılırdı; Girne hakkında tartışmalar mı düzenlenirdi; yoksa Girne’nin sanal görüntüleri üretilerek halka böyle bir Girne isteyip istemedikleri mi sorulurdu bilemeyiz ama mutlaka birşeyler yapılmalıydı.
Birinci sonuç şudur: Kamu yönetimi, yatırımcıları, Girne’nin geleceğini, insanlarımız iş ihtiyacını ciddiye almıyor.
* * *
Şimdi, Girne’nin sokaklarında şöyle bir dolaşalım isterseniz:
Girne neredeyse pislikten geçilmiyor. Çöpler, sokaklarda biriktirilir duruma geldi.
Girne’deki binalar, çevreleri yaşabilir durumda mı? Binaların bakımı yapılıyor mu?
En önemlisi eski limanın durumudur tabii… Bir zamanlar turizmin gözdesi olan Girne Limanı, gezilecek, vakit geçirilebilecek bir yer durumunda mı? Girne Limanı’nı kaderine terk edenlerin, Girne hakkında söz söyleme hakkı olabilir mi?
Girne’de gezilip görülebilecek yerler hakkında kimin bilgisi var?
Girne’nin sokaklarında, caddelerinde dolaşan turistlere tanık olmayalı ne kadar uzun süre oldu değil mi?
* * *
Bir de Kıbrıs Türk halkının geleceğine ilişkin kaygılar var…
Girne büyümeyecekse, ziyaret edilen, yaz tatilerinin geçirildiği bir yer olmayacaksa, Kıbrıs’ın incisi olmaya nasıl devam edecek?
Girne, Kuzey Kıbrıs’ın kalkınmasına öncülük edecekse, mutlaka yapılaşmaya devam edecek; yeni kapasiteler ortaya çıkaracak; Girne’ye ve adaya yeni müşteriler gelmesine olanak verecektir.
İlginçtir, şimdi yüksek binalara veya yeni yatırımlara karşı çıkanlar, Karpaz’a elektrik götürülmesine, yeni yollar yapılmasına, Bafra’daki turizm yatırımlarına karşı çıkanlarla ayni neredeyse ayni kişilerdir. Her yeniliğin karşısındalar; her yatırımı kötülemekteler…
O zaman sormak gerekmez mi? ‘Bu adada nasıl varolacağız’?
* * *
Kıbrıs Türk tarafı, Kıbrıs sorununa çözüm bulma çabalarına katkı koymak için, Güney’de kalan Kıbrıslı Türk mülklerinin kentsel dönüşüm projeleri de çağdaş kullanımlara açılabileceğini ve bunun yaratacağı değer ile Kuzey’de kalan Kıbrıslı Rum mallarının tazmşin edilebileceği formülünü geliştirdi… Bu formül, bütün dünya tarafından ilgiyle karşılandı…
Şimdi bu örneği Kuzey Kıbrıs’ta bizzat yaratmamızın zamandır.
* * *
Girne’ye yüksek bina yapılması tartışması, geleceğin Girnesi kadar, geleceğin Kıbrıs Türk halkının nasıl yaşayacağını da belirliyor: Geçmişi anarak, eskiye özlem duyarak yaşamak mı; yoksa geleceği şekillendirerek çocuklarımıza yeni bir dünya bırakmak mı?
Aslında yaptığımız tartışma bu…