‘HÜKÜMET FARKINDA DEĞİL!’

Hasan Hastürer’in sadece Ada TV ekranlarından yorumlarını paylaştığı ‘Hasan Hastürer ile Bugün’programına Çangar Motors sahibi, işadamı Mehmet Çangar konuk oldu.

Hasan Hastürer’in sadece Ada TV ekranlarından yorumlarını paylaştığı ‘Hasan Hastürer ile Bugün’programına Çangar Motors sahibi, işadamı Mehmet Çangar konuk oldu. Global krizin ülke ekonomisine ve işadamlarına yansımasını değerlendiren Çangar, samimi ve önemli açıklamalarda bulundu.

‘ALTIN YILLARIMIZI YAŞIYORUZ’: ‘Uzaktan yakına gidersek uluslararası firmalar insanlarla da temasımız var, Avrupa’daki krizi nasıl görüyorsunuz?’ sorusuna, “Kıbrıs’ta Çangar Motors olarak krizin içerisinde değiliz, aslında altın yıllarımızı yaşıyoruz” diyen Çangar sözlerini şu şekilde devam ettirdi: “2000’den başlayarak 2005-2006 yıllarında doruğa yükselerek altın yıllarımızı yaşadık. Geçtiğimiz 5-6 ay Çangar Motor BMW 12. yılını kutladı. Dünya ve Kıbrıs içerisinde kurulan kriz dalgasından etkilenmediğimiz gibi BMW Almanya’da dünya krizlerinden etkilenmemiştir. Avrupa ciddi krizdedir. Bütün diğer milletlerin birleşmesiyle meydana gelen AB vardır ki, Avrupa Birliği içindeki amaçlarından biri de fakir bölgelere yardım etmek, kansız bölgelere kan göndermektir. İnsanları Allah kıskanç yaratmıştır. İki kardeş bile paylaşırken çalışan kardeş çalışmayandan hesap sorar. Avrupa’da da bu böyledir. Önceleri uyuyan halk uyanmaya başladı. Artık benim kazandığım parayı neden Yunanistan, İrlanda, İtalya Güney Kıbrıs yesin diye hesap soruyorlar. Dolayısıyla bu anlamda kriz yaşanmaktadır.

‘2008’DEN SONRA İVME AŞAĞI DÜŞMEYE BAŞLADI’: Bankalar krizi dediğimiz 2008 yılında meydana gelen banka krizlerinden dolayı Avrupa’da kriz hala daha sürüyor. İlk defa 2010 Haziran’da gittiğim Londra’da fakirliğin ne olduğunu hissettim. Sokaklarda, çarşılarda insanlar yok. Büyük alışveriş merkezleri bir bir kapanmakta. Dolayısıyla kriz kendini dünyada hissettirmektedir. Biz iki türlü etkilendik. Adam tokat vururlar sağ taraftan tokat yersen sağ tarafın ağrır, bizim hem sağ, sol hem arkadan dayak yeriz her taraftan tokat yeriz. Kıbrıs Türk ekonomisine yıllardır bir şey verilmiyor. En çok 2004-2005-2005-2007 yıllarında çok iyi bir ivme gelmişti ki bu da inşaat sektörünün patlamasıyla gelmiştir. İnşat sektörünün toprakların kıymetsiz olduğu bir zamanda dönümü 3 binden 100 bine çıkan rakamlara da konuşulmaya başladı. Evin maliyeti 30 bin olan 60 bine satılmaya başladı. Kıbrıs’a bir kan gelmişti para akmaya başlamıştı ancak 2008’den sonra ivme aşağı düşmüştü son zamanlarda da maalesef hükümetimiz bütün açıklarını insanlardan karşılamak istercesine insanların maaşlarını dondurma, kesinti, emekli maaşlarından vergi, vergiyi verenden daha vergi vermeyenden hiç vergi gümrüklerde her gün bir artış.

‘RUMLAR EKONOMİK YÖNDEN BİZİ HAP GİBİ YUTARLAR’: Hükümet kendisi bilerek veya bilmeyerek piyasayı daraltmıştır. Ancak hükümet bunun farkında değildir. Sadece bütçesini nasıl kapatacak düzeltecek hükümetin vazifesi bütçeyi mi düzeltmektir yoksa insanımızın karnını doyurmaktır. Bence önce insanın karnını doyurmaktır. Bir ağaca ne kadar su verirseniz o kadar meyve alırsınız. Su vermeyeceksiniz sonra meyvesini toplayacaksınız sonra koruk haline geldiğinde yiyemezsin onu. Bu hükümetin insanların önüne çektiği perdeyi kırmak mümkün değildir. Siftah yapmadan kapatan mağazalar, kapatılan galeriler. Bu gün bir galerinin ayda 40-50 araba satması lazımdır. Listelere baktığınızda biz 100-120 ile kapatıyoruz. Biz halkımızdan çok memnunuz, halkımız bizi gerçekten seviyor destekliyor biz de halkımız için verebileceğimizin en iyisini vermeye çalışıyoruz. O bakımdan kendi firmamı değil ama diğer firmaları konuşacak olursak ayda 1-2-3 satan firmalar ya sıfır ya bir ya iki satıyor, nasıl ayakta duru bunlar. Bir de Rumlarla aynı çerçevede aynı devlet federasyondan bahsediliyor. Allah insanı yaratırken simetrik yaratmıştır. Sağdaki kolunuzun uzunluğu soldaki farklı olamaz. Ekonomide karşılıklı güçlü insanlar olması lazımdır. Ekonomide birleştiğimizde bizi hap gibi yutarlar.

‘BAKAN OLSAM SERBEST EKONOMİ YAPARDIM’: ‘Ekonomi ya da Maliye bakanı olsaydınız ne yapardınız?’ sorusuna, “bütün gümrükleri kaldırır, serbest ekonomi yapardım” diyen Mehmet Çangar sözlerini şöyle devam ettirdi:” O zaman herkes Uzakdoğu, Yakın Doğu, Amerika, Arjantin, Avustralya’dan malını getirebilirdi. Ambarlarda stoklar dünyanın her yerine re export yaparlardı. Dünyada parayı kazanan insanlar böyledir. Fransa, Paris’teki bir firma Uzak doğudan Amerika, Japonya, Kore’den mallar yaptırıp bütün dünyaya satar. Rum tarafı en az Avrupa’ya 10-15-20 bin araba satar. Fabrikasında yapmaz bunları, Japonya’dan sipariş eder, adaya gelir o arabalar geçici kayıt altın alınır, kayıt dışına çıkarılır ve Avrupa’nın çeşitli yerlerine satar. Bizde hiç yapamazsın. Senin araban limana iner inmez %6’ya tekabül eden rıhtım vergisi alınır. Bizdeki vergiler haraç gibidir.

‘İNSANLARIN ALIM GÜCÜ DE DÜŞTÜ’: İnsanların taksitleri ödemede zorluk çektiklerini hissediyoruz. Çünkü insanlar 100 bin Euro’luk araba alırken 25-30 civarında arabalar alıyorlar. Birçoğu da taksitini ödeyemediği için zorluk çıkartmıyoruz taksitleri uzatıyoruz. İnsanların halini biliyoruz. 1957’de ilkokula giderken okul parsı vermezdiniz. Lisede vermediniz, üniversitede vermezdiniz. Şimdi ise siz çocuğunuzu kreşe koyduğunuzda 6 bin TL, ilkokula 4-6 bin Euro, orta okulda 6-8 bin Euro, üniversitede 8-10 bin Euro. Bir ailenin iki çocuğu olduğunu düşünün 40 bin TL. Ayda 3.500 TL sadece tahsil ödersiniz. Kıbrıslının yaşlı kadınları adamları hastaneye gider gittiğiniz zaman hizmet almak için numara kalmaz. Okulda parayla okutacaksınız hastanede sağlınızı kendi paranızla ki sağlınızı için sosyal sigorta ödersiniz. İşinize gidip gelirken ayda 3-4 trafik cezası yersiniz, cep telefonunuzu ödersiniz. Bir adam bunları ödemesi için gerekli parayı alamıyor. Artık insanlarımızı analarının, babalarının veya önceden biriktirdiği paraları yemeye başlamıştır.”

‘EKONOMİ CANLANSIN, İNSANLARIN YÜZÜ GÜLSÜN’: “2012’de ne bekliyorsunuz?” sorusuna ‘bu gidişle daha kötü olacak’ diyen Çangar, “kara senaryolar çizmek istemem ama halimiz belli’ dedi. Çangar konuşmasını şöyle sürdürdü: “Anamız babamız kimseydi açsın bize önümüzü beklediğimiz onlardan budur. Önümüzü açın yürüyelim vergi ödeyelim, insanların maaşlarını kısıtlamayınız. Suyu havaya attığınızda yere düşer emer toprağı. Suyu toprağın derinliğinden çıkarsınız. Maaşları arttırınız ekonomiye girsin ve canlansın ekonomiden size vergi olarak dönsün. İnsanlar her gün ağlayacağına güldürün, mesut tutun. Çünkü dünyamız artık teknoloji dünyası, hangi insanla konuşsanız herkes şikayetçi.”

“Dünyadaki krize rağmen, Türkiye ciddi bir büyüme hızı gösteriyor. 2011 geride kalırken hedeflere doğru oldukça yakın olunduğu söyleniyor basın yapılan açıklamalar, yetkili ağızlar bunu böyle söylüyor. Tabi ki dünyadaki kriz, Avrupa’daki kriz çok önemli. Avrupa ile iç içe yaşamımız var ama dünyadaki ve bölgedeki krizler bir yana önemli olan bizim kendi dünyamızda ekonomik hareketlilik ne noktada. Özellikle esnaftan ciddi tepkiler var, siftah yapmadığını söyleyen insanlar var inşaat sektörünün durumu ortada. Otomotiv sektörü aslında ülkemizde uzun yıllar piyasamızdaki en hareketli sektördü ve piyasa açısından birer gösterge aslında. Her zaman diyorduk en son etkilenecek olan marketler, çünkü Kıbrıs Türk’ü her şeyden keser ama midesinden, boğazından kesmez ama gıda sektörünün içindeki insanlarla konuştuğumuzda da krizin oralara kadar gelip dayandığını söylüyorlar. Piyasayı en iyi bilen insanlardan biri iç dünyamızın sevgili insanlarında biri Mehmet Çangar ile birlikteyiz. Herkesin çok iyi anlayacağı bir dille hem dünyayı hem ülkemiz ekonomisini yorumlayacak.

Aslında bütün söylediklerinin finalindeki özet ve vurgu çok önemliydi. Aslında devleti tarif etti. Sizin göreviniz hükümet etmek, devlet yönetmedeki göreviniz insanların yüzünü güldürmek, mutlu etmektir. Eğer mutlu edemiyorsanız insanların ruhunu karartıyorsanız karne notunuz geçerli değil.”
Bu haber 680 defa okunmuştur

:

:

:

:

DİĞER HABERLER