Herkesin bildiği üzere 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü… Hoş bilmeyen de kalmadı. Çünkü son 2 gündür deyim yerindeyse bütün kadınlarımız çıktı ve açıklama yaptı. Yürüyüşler düzenleyeceklerini söylediler. Herkes medya önünde bir şekilde yer aldı… Konumuz bu değil tabiî ki de… Böyle anlamlı bir gün öncesinde açıklama yapılmasından yana bir sıkıntımız yok. Ama ülkede bir sorun var. Sadece kadınlar gününe yönelik değil, içinde bulunduğumuz günün bir önemi varsa bütün örgütler çıkıp açıklama yapıyor, gerekirse o gün için yürüyüş düzenliyor... Ama sonrası yok... Şimdi herkes hafızasını yoklasın bakalım hatırlayabilecek mi, tecavüze uğrayan kızlarımızı ya da eşinden işkence gördüğü için evden kaçan kadınlarımızı... Çok eminiz ki hiçbiriniz hatırlamıyorsunuz. Hangi kadın örgütü çıkıp bir tane açıklama yaptı? Hangi kadın örgütü yürüyüş düzenledi? Hangi kadın örgütümüz tecavüze uğrayan kızlarımızın şu anda ne yaptığını biliyor? Hangi kadın örgütümüz eşinden şiddet gördüğü için evinden kaçan kadına sahip çıktı? Bu tür sorunların hepsi arada kaynadı gitti... Ülkede bir kadın sığınma evi sıkıntısı var. Hangi kadın örgütü bu olayın peşine düştü ve bu konunun mücadelesini verdi? Kimse atıp tutmasın arkadaşlar… Ne yazık ki biz bu sınavı veremiyoruz... Her yıl olduğu gibi bu yıl da bir 8 Mart daha geldi. Her yıl olduğu gibi utanmamız gereken bir 8 Mart’la daha karşı karşıyayız... Sizin 8 Mart günü düzenleyeceğiniz yürüyüşler kimsenin umurunda değil. Kimse bu yürüyüşlerden derste çıkaracak değil... Yazık kıymayın o güzel ayaklarınıza yormayın kendinizi! Amacınız yok çünkü. Çünkü yapacağınız yürüyüş ne bir kadını işkenceden kurtaracak ne de bir kadını tecavüzden alacak… Kimse yürümesin boşuna. Zaten hangi pankartı açacağız ve kimi suçlayacağız? Açacağımız pankartta yazacak sözü kendimiz yerine getirdik mi ya da başkasını suçlamadan önce kendimizde aradık mı hatayı? Dedik mi ‘Kadın örgütü olarak bizim de şu konunun üzerine gitmemiz gerekiyor?’ Ya da dedik mi ‘Biz artık bu ülkede kadına karşı tecavüzü kabul etmeyeceğiz ve sindirmeyeceğiz’… Yok, kimse söylemedi. Eğer söyleyen olduysa da biz duymadık kusura bakmayın hanımlar!
Karpaz’da bir eşeğe tecavüz edildiğinde mahkeme önünü tıka basa dolduran güzel kadınlarımız bir bayan tecavüze uğradığında neredeydi? Karpaz’da bir eşeğe tecavüz edildiğinde mahkeme önünü tıka basa dolduran güzel kadınlarımız, bir kadın eşinden şiddet gördüğü zaman evinden kaçıp gözyaşları içerisinde sığınacağı bir ev ararken neredeydi?
Yüzümüzün kızaracağı bir sürü olayı yaşamışken ve hep birlikte onları unutmuşken neyin gününü kutlayacağız ya da kimi protesto edeceğiz. Kadın örgütlerimiz çıksın ve önce kendini sorgulasın bakalım çıkıp yapabilecek mi o yürüyüşü?
Kimse kusura bakmasın ama sormakta sakınca görmedik… Şimdiye kadar neredeydiniz? Haydi yüzünüze işkence görmüş kadını temsil eden makyajlar yapın ve yürüyün bakalım belki sorunları çözersiniz!