Bu ülkede her şey bitti sıra ezana geldi...
Feza Güzeloğlu isimli avukat kişi, rahatsız olmuş ezan sesinden. “Gürültü kirliliği” olarak adlandırdığı ezanın susması için bir de Kıbrıs Türkü’ne çağrıda bulunmuş gelsinlermiş de sustursunlarmış bu “Arap bağırtılarını”…
Kelimelerle aram her zaman iyi olmuştur. Lakin bazen öyle anlar oluyor ki, şairin de dediği gibi kelimeler kifayetsiz kalıyor… Uslubum, adabım ve çizgimin sınırlarını zorlayıcı olaylar gelişiyor. Saygısızlığa saygısızlıkla cevap vermek elbette ki karşınızdaki insandan farklı kılmaz sizi bu yüzden kelimelerim daha bir özenli…
Eskilerin bir sözü var; “Müslüman mahallesinde salyangoz satmak” diye. İşte bahsettiğim avukat tam da bunu yapıyor şu günlerde. Her ne kadar konuyla ilgili savunmasını “Türkiyelilere düşman değilim”şeklinde yapsa da unutuyor ki bu ülke İslam dinini benimsemiş Kıbrıslı Türklerle dolu. Kaldı ki Müslümanlığı sadece Türklüğe hatta Türkiyeliliğe bağlamak da oldukça garip!
Muhafazakar biri değilim. Söyleyebilirim ki hayatım boyunca namaz kılmadım. Ancak ezan sesini duyduğumda müziğin sesini kısarım. Böyle yetiştirildim, ailemden böyle terbiye aldım. Çünkü insanların ibadetlerine saygım var. İnsanların inançlarına, gelenek ve göreneklerine saygım var. Kendime saygım var. Kendime saygım başkalarına saygı duymayı doğurur…
Bu ülkede “rahatsız olunması gereken” o kadar kanayan yara o kadar acı var ki…
Küçük çocuklar taciz ediliyor, kadınlar dayak yiyerek sokaklara atılıyor üstelik sığınabilecekleri tek bir çatı bile yok! Emek sömürülüyor. Evlerine bir kuru ekmek götürebilmek için canını ortaya koyuyor insanlar. Birçok gencimiz zaten işsiz. Dolandırıcılıkla, hak yiyerek ceplerini dolduruyor para babaları!
Saymakla bitmeyecek kadar büyük acılar var bu ülkede! Rahatsız olacaksanız önce bunlardan rahatsız olunuz.
Ha eğer diyorsanız ki, yok ben zaten gündem yaratmak, kendi reklamımı yapmak için böyle bir yola başvurdum, o en azından dürüst bir davranış olacaktır…
“Sinir bozucu Arap bağırtılarından” rahatsız oluyorsanız Müslümanların çoğunlukta olmadığı bir ülkede yaşamanızı tavsiye ederim. Ancak söylemem gerekiyor ki orada da sıklıkla “çan” sesi duyabilirsiniz. Ne sizin ne de başkasının ne haddidir ne de harcıdır ezan sesini susturmak!
Dincilikle ilgili söylemleriniz size kalsın. Bu kimseyi ilgilendirmiyor.
Bu ülkede Müslümanı da var Hristiyanı da… Dine inanmayanı da var, Allah’a inanmayanı da… Sağcısı da var, solcusu da… Siyahı da var beyazı da… Asıl mesele kendinden olmayana saygı duyabilmekte…
Bu dünya sizin etrafınızda dönmüyor avukat hanım! “Ezan sussun” dediniz diye, ezan susmaz! Boş hayaller bunlar… 
