Limasol’daki Köprülü Camii’nin yakılmak istenmesi ve cami duvarına İslamofobik ve ırkçı sloganlar yazılması, kınamayla geçiştirecek basit bir olay değildir.
Kimsenin burnu kanamadı diye sevinsek de bu, Allah korusun bir dahaki saldırıda kimsenin zarar görmeyeceği anlamına gelmiyor.
İslam düşmanlığının Güney’de bu noktaya getirilmesinde Rum yönetiminin en tepeden en alta kadar payı vardır.
Rum siyaseti ve kilise, bunca yıl uyguladığı politika ile ne yazık ki, bir ibadethaneyi molotof ile yakmayı göze alacak faşist bir zihniyetin yetiştirilmesine olanak sağladı.
Buradan çıkarılacak dersler de vardır. Ancak ilk dersi bu adada böyle bir zihniyetle müzakere edip birlikte yaşamayı hayal edenler çıkarmalıdır.
Bir nesil 1974 öncesi yaşadığı travmaları henüz atlatamamışken dün yaşanan hadise bizi bir kez daha şapkamızı önümüze alıp düşünmeye itmelidir.
Şu an Rum yönetimine düşen ilk görev ise failleri bir an önce bularak yargı önüne çıkarmaktır. Kıbrıs Türkü’nden de hemen özür dilenmelidir.
Sadece özür dilemek de yetmez. Bir daha böyle bir olayın yaşanmayacağının güvencesi, en üst düzeyde verilmelidir.
Bu coğrafyada dünyadaki tüm dinlere saygı gösteren bir neslin evlatları olarak bizler nasıl tüm dinlere, ibadethanelere saygı gösteriyorsak, bu saygıyı Güney komşumuzdan da beklemeye hakkımız vardır.
Bu olayın bir üçüncü tarafı da sözde medeniyetin beşiği Avrupa Birliği’dir. Yaşanan saldırıya kayıtsız kalmamalı, en üst düzeyde bu elim hadiseyi kınamalıdır.
Birleşmiş Milletler’den de bu konuda bir açıklama beklemek elbette hakkımızdır. Ancak ne Avrupa Birliği ne de Birleşmiş Milletler, Doğu Akdeniz’in “şımarık çocuğu” Rumlara tek söz edecek durumda değildir.
İslam dünyasını terör kaynağı olarak göstermeye çalışan İslamafobik Batı, en az o camiye molotofu atan faşistler kadar suçludur.
Rum toplumu, eğer ibadethanelere dahi saygı gösteremeyecek bir nesil yetiştirdiyse bir an önce bir özeleştiri yapmayı düşünmelidir.
Çok güzel bir söz var. Eceli gelen köpek cami duvarına pislermiş. Bu tehlikeli tırmanış bu sözün ne anlama geldiğini Rumlara bir kez daha hatırlatmalıdır. Bizden söylemesi…