İşte böyle Sayın Baybars

Yazının başlığına bakınca İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars’ı övdüğümüzü sanmayın. Medeni ülkelerde her sorumluluk makamında bulunan siyasetçi gibi sonunda olması gerekeni yapmıştır Sayın Baybars.

Yazının başlığına bakınca İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars’ı övdüğümüzü sanmayın. Medeni ülkelerde her sorumluluk makamında bulunan siyasetçi gibi sonunda olması gerekeni yapmıştır Sayın Baybars.
Her ne kadar kendisi Star Kıbrıs ve Ada TV’yi “yeminli düşmanı” bellese de yapılması gerekeni yaptığı takdirde doğruya doğru, eğriye eğri demesini elbette biliriz.
Aslında mesele neydi, hatırlatalım.
Star Kıbrıs, Rumların, bürokraside parayla satın aldıkları yerli işbirlikçileri ve HP’ye yakın avukatlarla Dipkarpaz’ı elimizden almak üzere olduğunu yazmıştı.
Habere göre, Rumların KKTC’de ikamet etmeyen varislerine mevcut taşınmaz mallar yüklü miktarlarda para karşılığı devrediliyordu. Aralarında bir bakanın ailesinden bir avukatın da yer aldığı “şeytan üçgeni”, iddialara göre şöyle çalışıyordu:
Avukatlar, Dipkarpaz’da yaşayan Rumlar aracılığı ile varislere ulaşıyor, 2008 yılında çıkan Bakanlar Kurulu kararıyla oluşan yasal boşlukla ilgili Rumlar bilgilendiriliyor, avukatlar tarafından KKTC’ye davet edilen varisçilere, muhtarlardan gayrı yasal yollarla sahte ikametgah alınıyordu.
Geçtiğimiz yıl Dipkarpaz’da bu şekilde azledilen muhtarların dahi olduğu söyleniyordu.
Yasadışı ikametgahın ardından taşınmaz mallarda yıllardır kiracı olan Türkler de tahliyeye zorlanıyordu. Vatandaşlar yıllardır kiraladığı evlere yapmış oldukları masraflar ve onarımların karşılığını alamadığı gibi evsiz kalıyor. Bir de üstüne tazminat ödemeye mahkum ediliyordu.
Şu anda Dipkarpaz’da 60 haneye İçişleri Bakanlığı tarafından mektup gönderildiğini belirten Star Kıbrıs, yıllardır kiralanan taşınmaz malların birden yaşayan varisleri ortaya çıktığını ve İçişleri Bakanlığı’nın da bu yüzden kiralama yapmadığını yazıyordu.
Aileler endişe ve korku içinde beklerken, İçişleri Bakanlığı’nın bazı kişilerin mevcut kira sözleşmelerini yenileyerek ayrıcalık sağladığı da iddia ediliyordu.
Tüm bu iddialar karşısında İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, aylardır yaptığı gibi parmağının arkasında saklanmadı. Şikayetleri duydu. iddiaları ciddiye aldı ve sonunda bölgenin sorunlarını dinlemek için Kapraz’a gitti.
Yanında İskele Kaymakamı Ertuğrul Toroslu, bakanlık bürokratları ve bölge muhtarları da vardı. Sonunda vatandaşı muhatap alıp sorunları dinledi.
Elbette Sayın Bakan’ın bu duyarlılığının arkasında yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimi olduğunu görmemek de mümkün değil.
Ancak biz yine de vatandaşın muhatap alınmasına mutlu olduk.
Kadaz’da İçişleri Bakanlığı İskân Dairesi’nin yapmış olduğu bildirimlerin herhangi bir tahliye kararını içermediğini söyledi Sayın Baybars.
Aslında “Yerleşik Rum” olmayanların, çeşitli usulsüz ve yasadışı yollarla elde ettiği taşınmazlar varsa bu konudaki iddiaların da üzerine gidileceği yönünde söz verdi.
Baybars, Dipkarpaz ve Sipahi bölgesinde 30-40 yıldır yaşayan vatandaşların, yıllardır oturdukları evlerin, statüleri üzerinden yaşadıkları sıkıntıları çözmek için ellerinden geleni yapacaklarını da sözleri ekledi.
İşte böyle Sayın Baybars. Ama yetmez. Star Kıbrıs, verdiğiniz sözlerin de takipçi olacak. Bunu şimdiden duyuralım. Bizden söylemesi…
Bu haber 10728 defa okunmuştur

:

:

:

: