Türkiye Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Sn Putin ile Soçi’de baş başa bir ziyaret gerçekleştirdi .
Ziyarette ikili ilişkiler ve bölgesel sorunlar ele alındı .
Ağırlıklı olarak, Suriye ve PKK / PYD terör örgütünün faaliyetleri görüşüldü .
İkili ilişkilerde, enerjiden turizme, silah sanayine, ihracatın daha da artırılması konusunda sorunlar görüşülmüş ve tüm sorunların çözülmesi için mutabakat sağlanmıştır .
İki başkan, olumlu giden ilişkilerin çıtasını daha da yükseltmek için çaba harcayacakları konusunda da mutabık kaldılar .
Soçi ziyaretinden, Sn. Erdoğan’ın memnuniyeti, yaptığı basın toplantısındaki açıklamalardan da anlaşılmaktadır .
İki lider, ikili ilişkilerin her alana kaydırılması konusunda da mutabakata varmışlardır .
Türkiye’nin kalkınma hamlesine, NATO’ya girmesi ve ABD ile yapılan ikili anlaşmalarla takoz konmasından sonra . Türkiye her türlü kalkınma hamlesinde Amerika’yı karşısında bulmuştur .
Bu takoz , çaktırılmadan bin bir hile ile konmuş ve uzun yıllar bunun farkına varılamamıştı . Varılıp uykudan uyandığında ise Türkiye kendisini ABD’nin ambargoları karşısında buldu . Nedeni de Atatürk’ün başlattığı kalkınma hedeflerinin önüne set çekmekti . Bu bir dönem çok iyi başarıldı .
Orta Doğu , Kafkaslar ve Avrasya coğrafyasında Amerika, Türkiyesiz hiçbir şey yapamaz .
Zamanında, Türkiye’deki işbirlikçileri ile bunu yaptı .
Şimdilerde ise bunun mümkünatı kalmadı . ABD , Türkiye’nin her zaman egemenliğini savunması ve koruması için güçlü bir savunma sistemi oluşturmasını işine gelmediği için istemez . Çünkü ileride Türkiye için beslediği emellerini tahakkuk ettirmekte işine gelmez .
Unutmayalım ki hasta adamın cesedini parçalama girişiminde bulunanlar içinde aktif yer almasa bile , para ve silah yardımında bulunmuştu . Çağımızda Sevr’i hayal eden ülkelerden biri de Amerika’dır .
İspatı da , PKK/PYD’ ye yaptığı tırlar dolusu silah ve mühimmattır . Bu terör örgütü değil midir ki “Misakı Milli “ sınırlarını bölerek , Türk Devletini parçalayıp , Anadolu’yu Emperyal devletlerin alanı haline getirmek için uğraşıyor .
Bunu 1919 ‘da Yunanistan’a yaptırdılar , şimdi de zavallı PKK/ PYD’ ye yaptırıyorlar .
Tarih , tekerrürden ibaret .
1919 ‘da İngiliz Emperyalizmi .
Şimdi de Amerikan Emperyalizmi .
Rusya ile olan ilişkilere gelince . Gerek sosyalist dönemde gerekse de kapitalist dönemde olsun . Rusya her zaman batı emperyalizmine karşı güçlü bir Türkiye’nin oluşmasını desteklemiş ve halen de desteklemektedir . Bu Türkiye’nin kara gözü kara kaşı için yapılmıyor . Rusya, Türkiye coğrafyası genişliğinde, batı emperyalizmine karşı bir güvenlik alanı oluşturuyor .
Rusya Federasyonu ve onun Başkanı , Rejimde anlaşmasalar bile Lenin’le Türkiye ilişkilerinde örtüşüyorlar .
Ne kadar güçlü bir Türkiye . O kadar rahat nefes alan bir Rusya .
Sn. Erdoğan’a basın toplantısında sorulan sorulardan biri de 6’lı platforma Putin’in bakış açısının ne olduğu idi .
Bilindiği gibi 6 platforma dahil olacak ülkeler Türkiye , Azerbaycan , Ermenistan , Gürcistan , İran ve Rusya . Bu soruya karşılık ise Putin’in buna her zaman hazır olduğunu söylemesiydi .
Varılan en önemli, mutabakat , ABD’nin Suriye’den çekip gitmesi talebidir .
Tek cümlede ziyareti özetlersek , Erdoğan ve Putin , Amerikan emperyalizmine karşı güçlü bir Türkiye için kolları sıvamışlar . Bunun gerçekleşmesini sağlamak için de düğmeye basmışlardır .
Bu ziyaretin sonuçları, bakalım G-20 zirvesine nasıl yansıyacak ve Erdoğan, Biden görüşmesini nasıl etkileyecektir ?