Rusya-Ukrayna gerilimi devam ederken Avrupa da yeni alternatif arayışlara yöneldi.
İsrail gazı bu arayışlarda en önemli seçenek olarak değerlendirilirken güzergahının da Doğu Akdeniz üzerinden Türkiye olması planlanıyor.
Doğal kaynakları Türkiye ve KKTC’yi by-pass ederek Girit Adası ve Yunanistan üzerinde Avrupa’ya ulaştırmayı hedefleyen East-Med Boru Hattı projesi, en son ABD’nin de desteğini çekmesiyle çökünce, Rum yönetimi büyük hayal kırıklığına uğradı.
Bir de bunların üstüne Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savaşında üstlendiği arabulucu rolle kazandığı önemi eklersek,Rum yönetimi ne yapacağını şaşırdı.
Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, “Kıbrıs sorununun çözümü Türkiye’ye yönelik boru hattı için ön koşul” diyerek, bu mevzide son bir çırpınış sergilerken, Türkiye’nin Ukrayna konusundaki arabuluculuk faaliyetlerinin asla sonuç vermeyeceğini savundu.
Daha çok bir temenniyi andıran bu sözler hiçbir uluslararası gerçekle örtüşmemekle birlikte anlaşılabilir.
Neden mi?
Zira Batı tarafından yılladır şımartılan Rum Yönetimi, artık aradığı yüzü bulamıyor.
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Rum yönetiminin ön koşuluna en sert yanıtı verirken, bir gerçeğin de altını çiziyordu.
Bu şımarıklığa Avrupa ve dünya daha fazla taviz veremez.
Zaten bu bağlamda Doğu Akdeniz’de de dengelerin hızla değiştiğine şahitlik ediyoruz..
Denizlerdeki petrol ve doğal gazı çıkarmak üzere derin deniz sondaj faaliyetlerine ağırlık veren Türkiye, Fatih, Yavuz ve Kanuni'nin ardından 4. sondaj gemisini de filosuna dahil etti.
7 Mart'ta Güney Kore'den yola çıkan yeni sondaj gemisi Tunus açıklarında seyrediyor. Geminin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı'nda Türkiye'de olmasıyla 74 günlük yolculuk son bulacak.
Doğu Akdeniz'de görev yapacak olan yeni nesil gemi Akdeniz'deki derin deniz arama ve tarama faaliyetlerine katkıda bulunacak. Gemi, 3 bin 600 metreye kadar operasyon yapabiliyor. 12 bin 200 metreye kadar da sondaj yapma özelliğine sahip olan gemi, 7'nci nesil olarak nitelendiriliyor.
Anlaşma sağlanır ve İsrail gazı Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırılırsa 4'üncü geminin transfer dönemlerinde görevde olması bekleniyor.
Sözü özü…
Rusya-Ukrayna savaşında sonra artan enerji ihtiyacıyla artık ne Avrupa eski Avrupa, ne de Doğu Akdeniz eski Doğu Akdeniz.
Kıbrıs Adası bu yeni dengeler içinde yeni bir konuma oturuyor. Rum yönetimi bunu anlamamakta dirense bile nafile. Doğu Akdeniz’de rüzgar Türkiye’den yana esiyor. Bizden söylemesi…