Dünyamız , takvim yılı içerisinde olduğundan . Zamanın çok önemli bir fonksiyonu olması da gerekir .
Bilindiği gibi zaman faktörü , takvim ve saat birimi ile şekillendirilerek . Modern ve çağdaş dünyanın vazgeçilmezlerinden olmuşlardır .
Öyle anlar gelir ki saniyeler bile çok büyük önem arz eder .
Bu gün , kullandığımız takvimin zaman birimi olan günü ele alıp yazıma devam edeceğim .
Günler var , insana sevinci yaşatır . Günler var , umudu , umutsuzluğu , mutluluğu , mutsuzluğu , acıyı , dehşeti , ölümü yaşatır .Vs.
14 Ağustos 1974 ‘ te Kıbrıs Türkleri , yukarıda yazdıklarımın hemen hemen tümünü yaşamışlardır .
Bilindiği gibi dün Barış Harekatının ikinci aşamasının 48 ‘ci yıl dönümü idi .
Cenevre’de , tüm sunulan önerilere karşın adada kalıcı ve adil bir anlaşmaya varılması için kapıları kapatan Rum Yunan ikilisi . Barış harekatının ikinci aşamasının yapılması için Türkiye’yi adeta zorlamışlar , davetiye çıkarmışlardır .
İkinci harekatla birlikte , silahsız ve savunmasız Türk beldelerine saldırarak . Gözlerine kestirdiklerini şehit edip , toplu mezarlara gömmüşlerdir .
Adada hiçbir belde yok ki şehit edilen Türklere ait , bilenen veya bilinmeyen mezar olmasın .
Niçin bu insanlar şehit edilip , toplu mezarlara gömüldüler ?
Türk oldukları için .
Türk’ün bu adada , onlara göre yaşam hakkı olamaz .
Bu akıl almaz düşünce , genlerine işlemiş gibi .
İşlememiş olsa idi . Kıbrıs Türk Halkının bu adada , onların hakları kadar , ne bir eksik ne bir fazla , haklara sahip olmalarına . Yarım asır bir zaman süreci geçmesine rağmen , karşı çıkmazlardı .
Düşüncelerinde , düşlerinde ve kafa yapılarında , zerre kadar bir değişiklik olmadı ve olmayacak da .
Batılı emperyalistler , yelkenlerine rüzgarı pompaladıkları sürece de bundan dönüş yapmayacaklar .
Ta ki , ikinci bir 9 Eylül’ü yaşayana kadar .
14 Ağustos 1974’de Rum Yunan ikilisinin , ada Türklerine yapmış oldukları mezalim ve soykırım hareketi . Kara harflerle çoktan tarih sayfalarına girmiştir .
14 Ağustos 1974’ün , Kıbrıs Türk Halkı tarafından hiçbir zaman unutulmayacak ve unutturulmayacak günlerden biri olarak , yeni nesillere aktarılması . Gelecek açısından çok önemli olsa gerek .
Karşı taraf zamana oynayarak , bu günleri Kıbrıs Türk Halkına unutturmak istemektedir .
AB’ni arkasına alan Güney’in . Şimdiki hedefi NATO . Teşkilata girmek için güneyde yükselen sesler var .
Ben dünyanın bu adil düzenine ( adaletsiz düzenine ) şaşıyorum .
Batılı emperyalistler , güçlerinden korktukları için Arap ulusundan , nerede ise dünya devletlerinin yarısı kadar , Arap ülkesi ve devleti yarattı .
Hindistan , Pakistan’ı böldü . Yetmedi , Pakistan’ı kendi arasında böldü .
Kore’yi , güney , kuzey diye böldü .
Tito’nun , Yugoslavya’sını on parça etti .
Bunların pek çoğunda , dil , din ayni olmasına rağmen bölündüler .
Bize gelince . Yine onların öne sürdükleri şartlarda . Birleşik Kıbrıs .
Bugün , bunların tarz ve tavırlarını görüyoruz . Haklı olduğumuz halde , ayni birlikte olmaları yüzü suyu hürmetine . Ne haklılığa , ne adalete , ne de Uluslararası anlaşmalara bakmadan , güneyi desteklemeye devam etmektedirler.
Kıbrıs Türk Halkı , bunların ne melem bir şey olduklarını , yarım asırda çok iyi öğrenmiş oldu .
Yeni politika ile bundan böyle , ikili anlaşmalarla . Bu adada istikrarlı bir döneme girilebilir .
Bu politika karşısında , her geçen gün , paçalardaki yangın daha da yukarılara çıkmaktadır .
Bunun belirtileri , güneyden çıkan seslerden belli .
Endişe ve korku da ayni oranda artmakta .
İkinci Harekatın 48 ‘ci yıl dönümünde , KKTC açısından umut verici gelişmeler de zaman süreci içinde meydana gelmektedir .
Sn. Tatar’ın , Cumhurbaşkanı kimliği ile Aliyev’le görüşmesi .
Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de , Turan Kurultayında , 28 ülke bayrağı ile birlikte bayrağımızın dalgalanması gibi .
Yakın bir gelecekte , Türk Devletleri Teşkilatında da KKTC bayrağının dalgalanması , mucize olmasa gerek .
Bunun için gayretler , daha da ortaya konmalı , lobiler sıklaştırılmalıdır .
Suç ve günahları , Türk olmalarından dolayı şehit edilen binlerce masum Ada Türküne . Ayni zamanda , Adaya gelerek barışı sağlayan ve bu uğurda şehit olan TSK mensuplarına . Tanrıdan Rahmet . Gazilere , sağlıklı yaşam diliyorum.
Eyi ki Ayşe tatile çıkmış .
Çıkmamış olsa idi . Varın cümlenin sonunu siz tamamlayın . .