‘MANDALA’YLA HAYALİNİ YAŞIYOR

“Mandala çizimini yaparken aslında hepimiz, sihir kullanıyoruz. İyi niyetlerle çizilen her mandala, bizi daha ferah, daha huzurlu, daha mutlu, güler yüzlü kılıyor.

“Mandala çizimini yaparken aslında hepimiz, sihir kullanıyoruz. İyi niyetlerle çizilen her mandala, bizi daha ferah, daha huzurlu, daha mutlu, güler yüzlü kılıyor. Mandalanın üzerindeki her çizgi, renk cümbüşü içinde yaşamımızı ortaya çıkarıyor. Yüzyıllar önce bile iyileşme isteğinin, niyetlerinin resmi duvara çizilir, daire içine alınırdı. Böylelikle, niyetlerin gerçekleşeceğine inanılırdı. Peki, biz neye inanıyoruz? Kendimizi iyileştirebileceğimize inanıyor muyuz? Hiç bu konuda çabamız oldu mu? Sanki, biraz olsun ciddi ciddi bu konu üzerinde düşünmemiz gerekiyor.” ‘Mandala ile İyileşmek’ ( Ben’i Hatırla kitabımdan )
Bir Hayal Kurun!
“Bir hayal kurun ve bu hayalinizin gerçekleştiğini beş dakikalık da olsa zihninizde canlandırın.” Evet, benim sözlerim. Nerede, ne zaman, kimlere mi söyledim? Geçtiğimiz kış dönemi Yeşilyurt Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu’nun sorumlusu Esma İneci, beni ayrı seanslarla oradaki çocuk, ergen ve yetişkinlere mandalanın felsefesini öğretmem, onlara yaşamlarını gösteren ilk mandalalarını çizmek için yardımcı olmam için okuluna davet etti. Öncelikle, çocuk ve ergenlerle çalıştım. Sonra da yetişkinlerle. Çocuklarına ortaya çıkarmış oldukları mandalaları için teşekkür ederken bir de anne ve babalarının mandalayla, yaşamla ilgili sorularına hayran kaldım. Seans boyunca onlara hayallerden, niyetlerden bahsettim. Hayalimizin içinde kendimizi görebilirsek, o hayalin şu an içinde gerçekleştiğini var sayabilirsek; niyet ettiğimiz her noktaya ulaşabileceğimiz üzerine konuştum. Onlara nasıl hayal edebilecekleri konusunda bilgi verdim, öngörü sağlamaya çalıştım.
Hatice Hanım ve Hayali
İşte, seanstaki velilerden biri, tam da öğrettiğim gibi hayalini etmiş, hayalinin içinde kendini görebilmiş ve o hayalin içinde kalabilmiş. Hatice Hanım’ın serüveni, o an can bulmuş. Aylar sonra dükkan açtığını duyunca Esma İneci’ yle yanına gittik ve seansı yaptığımız gün merkezin hazırlamış ve benim de imzalamış olduğum katılım belgesini çerçeveletip dükkanının görünen bir yerine koymuş. Tabii dükkana girer girmez gözümüz hemen çerçeveli belgeye kayıyor. Hatice Hanım anlatıyor: “On yedi sene önce Kıbrıs’a kayınvalidemin yanına geldim. Önceleri eşim Adem Bey, İstanbul’da askermiş. Özel eğitimli çocuğum Muhammet Ali’nin durumunu iki yaşında fark ettim. On yıl boyunca eve baktım, yemek yaptım, çamaşır yıkadım. İşlerim bitince de iğne oyası yapardım. Ocak 2023’te Muhammet Ali’nin okulunda mandala dersi yapılacak dendi. Ben, resim yapacağız, diye gittim. Orada, sizin sayenizde hayallerimden vazgeçememem gerektiğine, her şeyi yapabilecek güçte olduğuma inandım.”
Güzelyurt’ta Mim Hamur Evi
“Mim harfini ilk kez izlediğim bir belgeselde, tılsımlı kaftanların içlerine yerleştirildiğini gördüm. Bolluk ve bereket anlamındaymış.” Bunları anlatırken birden bana dönüp: “Gözleriniz çok tanıdık geldi. O gün, gözlerimi gözlerinizden alamamıştım. Hayal edin, gerçekleşiyor, dediğinizde gözlerimi kapatıp açma süresince tam da şimdiki gözleme evimin aynısını hayal ettim. Mandalamı oluştururken açacağım dükkanımı rengine kadar düşündüm. Oysaki, o ana kadar farklı bir planım vardı. Her şey, bir anda değişmişti. Gözleme evim için çalışmalara şubat ayında başladım. Eşimin kardeşinin yardımlarıyla da evimin hemen yanında bir hamur evi açtık. Evin ismi, mavi boyayla yazılmış. Hellimli, kıymalı, patatesli gözlemeleri, her akşam yaptığımız pideleri Güzelyurt halkı keyifle yiyor. Ayrıca, ekmek ve lahmacun da yapıyoruz. İşlerimiz, çok iyi. İyi ki de hayal ettim. İyi ki de o gün sizinle tanışmışım.” diyor. Esma ve ben, şaşkın ama bunu da bekler gibi bakıp durduk herkesin yüzüne. Mandalanın gücünü fark eden, mandala şifa yöntemiyle şifalanan, hayallerine yol açan insanlar gördükçe şükretmek benim için bir borç oluyor.


Bu haber 1424 defa okunmuştur

:

:

:

: