FARKLILAŞAN YAŞAMLA BİRLİKTE İŞ ALANLARINDAKİ CİNSİYET EŞİTLİĞİ

‘CENGİZ MESUT BÜKEÇ’

‘CENGİZ MESUT BÜKEÇ’
21 Temmuz 1973 Bursa doğumlu. On üç yaşına kadar Bursa’da kaldı. Sonrasında, İzmir’e askeri okula yatılı gitti. Dört sene Deniz Harp Okulu; dört sene de Hava Harp Okulu’nda okuduktan sonra, Bilgisayar Mühendisliği ve Pilot adayı olarak mezun oldu. Yüz altmış saat uçtuktan sonra uçmayı bıraktı. İki yüz saat olsaydı; askeri pilot olacaktı. Hava sahasının kontrolü ve yönetimi üzerine yirmi sene NATO’da görevlendirme yaptı. Son beş sene Genelkurmay’da Komuta Kontrolü yaptı. NATO’daki görevlendirmesinde Avrupa’da tüm karargahlara gitti. Bütün tatbikatlara katıldı. Uluslararası ortamlarda edindiği deneyimleri Türk Silahlı Kuvvetleri’ne de kazandırmak üzere yapılan çalışmalarda etkin görev aldı. Senelerce, Harekat Komuta Kontrolü’nün dijital olanaklarla başarılması olarak özetlenen bir iş yaptı. Sene 2015’te Sivil Havacılık Yönetimi’nde doktorasını bitirdi. Daha bitmedi. Ben, biter zannetmiştim; ama yaptıkları, başarıları saymakla bitmedi. Kim demiş ki kadın, Pilot olamaz? sorusunun cevabını almaya gittiğim o gün, Cengiz Mesut BÜKEÇ’i o ana kadar hiç tanımadığımı anladım. Can kulağıyla kendisini dinledim ve sıkı notlar aldım. Çünkü, Cengiz Bey’in, dinlenmeye değer, sohbeti kuvvetli, başarılı, iletişimi güçlü mütevazı… olduğu gerçeği gözlerimin önündeydi.
İmrenilecek Başarılar
Bükeç: “İki yüksek lisans ve bir doktorayla ayakta kalırım diyerek emekli Albay oldum. O günden bugüne ve bugünden de erişebileceğim en geç yarına kadar; sadece hayallerimi kovalıyorum. Dokuz üniversite ve altı uçuş okulunda çalıştım. Büyük bir holdingde Havacılık Danışmanlığı yaptım. Şirketler açtım, kapattım. TV programı yaptım. Köşe yazarlığı yaptım. Türkiye’nin en zor kanallarında korkmadan konuştum. 2016’da Girne Üniversitesi’nde bir sene çalıştım. Daha yapmam gereken çok şey var, deyip geri gittim. 2022’de tekrar Girne Üniversitesi’ne girdim. İstanbul Üniversitesi, Türk Hava Kurumu Üniversitesi, Atılım Üniversitesi, Okan Üniversitesi, Bilgi Üniversitesi, Bahçeşehir Üniversitesi, Nişantaşı Üniversitesi ve sonrasında yine Girne Üniversitesi’nde devam ediyorum.”
Havacılık Psikolojisi
İstanbul Üniversitesi Havacılık Psikolojisi Yüksek Lisans Programı’nın kuruluşunda görev aldı. Bu programın ilk hocalarından biri oldu. Tüm üniversitelerde ya bölüm açtı ya da üniversiteye Sivil Havacılık lisansı aldı. Girne Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapıyor. Fakültenin 400’den fazla öğrencisi var. Burada Dekan Yardımcılığı da yapmakta. 150 civarında da Havacılık Meslek Yüksekokulu’nda öğrencileri var. Kendisi, bu yüksekokulun da müdürü.
Kadın Havacı
Ta baştan beri merak ettiğim konuya gelmiş bulunuyoruz. Tabii ki bu konuyu bizzat kendisinin ağzından yazmak istiyorum. Bükeç: “Havacılık ve kadın deyince benim aklıma, ilk olarak çalışan havacı kadınlar geliyor. Havacılık sektöründe farklı iş kollarında görevler alan ve bunları başarıyla yerine getiren bir kısmı arkadaşım olan; bir diğer kısmı öğrencim olan birçok kadın, bu soruyla aklıma geldi. İçlerinde tarihe geçenler var. Örneğin; canım arkadaşım Berna Şen, ilk Türk kadın F16 pilotu oldu. Kadim dostum Tülay Tuğluer, Türk Hava Kuvvetleri’nin ilk kadın Hava Savunma Kontrolörü olarak pek çok kişiye göre olanaksız bir işi başardı. THK Üniversitesi’nden Öğrencim İzem Türk ile Girne Üniversitesinden öğrencim Sevgi, üniversite öğrenimlerini birincilikle tamamladılar. Başarıda kadınlar zaten fazla fazla varlar. Ancak, özellikle vurgulamak isterim ki istihdamda kadın oranlarının bugün az olduğunu düşünüyor ve yakın gelecekten itibaren artacağını öngörüyoruz. Çünkü, artık havacılıkta işler, teknik becerilerden daha fazla olarak teknik olmayan (non-tech) becerileri gerektiriyor. Bunlar, hafıza, görsel veya diğer duyu organlarıyla algı, stres yönetimi, çevredeki gelişmelere reaksiyon süresi, farklı psikolojik koşullarda karar alma veya uygulama gibi bir kısmı duyuşsal; bir diğer kısmı psikolojik beceriler. Söz konusu becerilerin belirlenmesinde de gelişiminde de kadınların keskin avantajları görülüyor. Bu da gelecekte daha fazla kadının zor ve tehlikeli havacılık işlerinde öne atılacaklarını haber veriyor. Zaten, havacılığın uluslararası nitelikte işlediğini ve evrensel değerler ekseninde ivme kazandığını söyleyebilirim. Sonuç olarak, Birleşmis Milletler'in sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda şekillendirmeye çabaladığımız yarının dünyasında cinsiyet ayrımcılığı dahil her türlü ayrımcılığın ortadan kalkmasını umuyor ve bekliyorum.”
Bu haber 411 defa okunmuştur

:

:

:

: