ADA TV’de İşin Aslı Programı’nda Aslıhan Ünver’in sorularını yanıtlayan Töre’nin programda yapmış olduğu açıklamaların detayları şu şekilde: “Rumların tutuklamalardaki niyeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki emlak sektörünü zora sokmak. Emlak sektörü canlıysa o ülkede birçok sektör canlı olur. Orada çalışanlar, taşeronlar, inşaat malzemeleri satanlar var, bunların hepsi ülkeye büyük katkı sağlıyor. Bunlar yetmedi, turizmde de engelleme çalışmalarına başladılar. Bütün bu olanlar tamamen KKTC ekonomisini sıkıntıya sokmak adına. Tüm bunların üzerine ‘Famagusta’ isimli bir dizi hazırladılar. Tamamen uydurma görüntüler mevcut. Oysa ki barbarlığı Rumlar yaptı, Türklere karşı cinayet işlediler. Kıbrıslı Türklere yapılan zulümleri saysak, hepsi ayrı ayrı bir dizi olur. Erenköy, Geçitkale, Muratağa, Atlılar, Sandallar Ayvasıl ve daha nicesi başlı başına dizi olur. Bunlar büyük soykırımlar. TRT ve BRT işbirliği yapmalı, bu işlere destek verilmeli diye düşünüyorum. Rumlar bu şekilde lobicilik faaliyetlerini artırıyorlar. Samimi değiller. Kıbrıs’ta bir anlaşma olsa, masaya oturulsa, Kıbrıs meselesinde birkaç sene sonra büyük sorunları getireceklerdir Kıbrıslı Türklere karşı. En iyisi KKTC’ye sahip çıkmak ve bağımsızlığımızla devam etmektir. Şu an özgürlük içinde yaşıyoruz. Bu ülkede hatalar, eksiklikler de vardır bunun adını nasıl koyarsanız koyun ancak felaketleri yaşadığımızı iddia eden bir muhalefet var, bunlar yalandır. Şu anda sadece Sanayi Odası’na kayıtlı 864 sanayicimiz var. 30 bin yatak kapasiteli turistik tesislerimiz mevcut, hedefimiz 50 bine çıkarmaktır. Ticaret Odası’na bağlı 35 bin kişi var ve 5 binden fazlası ithalat ihracat ile uğraşıyor. Bazı muhalefet vekilleri de gece gündüz nakarat yapıyorlar. “

“EKİM AYINDA CUMHURİYET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA TEKRAR ADAYIM”

“Meclis’te iki buçuk sene çok başarılı başkanlık gerçekleştirdim. Yurt dışında da temsiliyetler gerçekleştirdim. Ekim ayında seçim olacak, arkadaşlar göreve uygun görürlerse yine başkanlığa devam etme arzusundayım. KKTC’de tek bir boş günüm olmadı, özellikle milli meseleler refleks halinde. Meclis başkanı olmadan önce de hayatım böyleydi.”