Haravgi “TümKıbrıs Barış Konseyi” tarafından Ağrotur üssü nizamiyesi önüne düzenlenen protesto eylemine siyasi parti ve hareketler dışında kalabalık bir halk grubu katıldığını, çeşitli bayrak, döviz ve pankartlar taşıyan protestocuların “Filistin’e özgürlük”, “ölüm üsleri dışarı”, “halk sizi istemiyor, üslerinizi de alın gidin” sloganları attığını yazdı.
Habere göre, eylemde yapılan konuşmalarda İsrail’in Gazze ve Lübnan saldırıları soykırım olarak tanımlanarak kınandı. ABD, İngiltere, Almanya, AB ve NATO “uluslararası topluma kibirli davranan İsrail’e yardımcı olmak ve soykırım suçuna ortak olmakla”, suçlandı, bu noktada Rum Yönetiminin rolünün de gözden kaçmaması gerektiğine vurgu yapıldı.
Ada’daki İngiliz askeri üslerinin “savaş üssü” olarak nitelendirildi, Rum Yönetimi de “İsrail’e askeri kullanım için yakıt taşıyan gemilerin Limasol Limanı’na demirlemesine müsaade etmek ve hizmet vermekle' suçlandı. “İngiliz casus uçaklarının Ağrotur üssünden kalkarak İsrail’in Gazze operasyonu için istihbarat topladığı” belirtilen konuşmalarda “Gazze’yi yerle bir eden onlarca ton bomba ve cephane buradan geçti” denildi.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’ten “İngiliz üslerinin sivillerin öldürülmesi için kullanılmasını kabul etmediğini açıkça söylemesi” istenen konuşmalarda “Kıbrıs’taki tek cinayet aracı İngiliz üsleri değildir. Kıbrıs (Rum) hükümetinin de askeri nitelikli anlaşma İsrail’i destekleme taahhüdü vardır” vurgusu yapıldı. Protestocular “sömürge döneminin çirkin kalıntısı” olarak niteledikleri askeri üslerin 'sökülmesi Ada’dan gitmesi gerektiği” görüşünü ortaya koydu.
Aynı gazete protestonun ardından açıklama yapma gereği duyan Ağrotur üssü sözcüsünün, 'İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri’nin hiçbir uçuşunda İsrail ordusuna öldürücü kargo taşınmadığı” iddiasında bulunduğunu yazdı.
Habere göre “müttefikleri ile gerilimi azaltmak için çalıştıklarını ve bütün taraflara şiddet kullanarak karşılıklı misilleme döngüsünden vazgeçme çağrısı yaptıklarını” belirten sözcü “Birleşik Krallık, uluslararası insani hukukun korunmasına bağlıdır.' dedi, şunları ekledi:
“Olağanüstü hal planları güçlendirildi ve İngiliz hükümeti İngiliz vatandaşlarını desteklemeye yönelik bütün ön hazırlıklar yapıldı. Bu hazırlıklar arasında, Lübnan’dan İngiliz vatandaşlarının olası tahliyesinin hazırlıkları için buraya İngiliz askeri getirilmesi de var. İngilizlerin gelişi Kıbrıs’ın ESTİA planı çerçevesinde desteklenmeye devam edecek. Kıbrıs’taki İngiliz kuvveti iyi bir kuvvettir.”