Her geçen gün , ülkedeki gerilimi tırmandırmak için , birileri gaza basmayı meslek edinmiş gibi .
İrsen Küçük Ortaokulunda , dün meydana gelen olay ve olaylar , yapılan açıklamalar , yolun çok tehlikeli boyutlara gidildiğinin işaretini vermektedir .
Kıbrıs Türk’ü , Atatürk ilke ve devrimlerini , İngiliz sömürge yönetiminin karşı çıkmasına rağmen , katıksız uygulamıştır .
Bunlardan biri de , Laiklik ilkesidir .
Bu , ne demek ?
Din işlerinin , devlet işlerinden ayrılması .
Kıbrıs Türk’ü bu ilkeyi , diğer ilke ve devrimlerle günümüze kadar getirmiştir .
Kılık kıyafet devrimini de , yürekten benimsemiş bir halktır .
Bizim Anayasamızın başlangıcında da , devletin Laik bir devlet olduğunu yazmaktadır .
Bunun anlamı , din ve vicdan özgürlüğünün , teminat altına alınması ve hiçbir baskıya mahal verilmemesidir .
Kişiler , dinlerini seçmekte ve ibadet etmekte serbesttirler .
Seçtikleri dinleri , başkalarına karşı , baskı unsuru olarak kullanmalarına da laiklik ilkesi , cevaz vermez .
İslam dininde olmamasına karşın , baş örtüsü , İslam’ın bir sembolü haline getirilerek , kadınlarda İslam’ın bir simgesi olmuştur .
Bu kızımızı , baş örtülü olarak , okula göndermenin ısrarında yatan , bu olsa gerek .
Bir dinin sembolünün , devlete bağlı her hangi bir kurumuna , giysi olarak dahi sokulması . O ülkenin Anayasası , devletin laik olduğunu kabul etmişse , bizde olduğu gibi , bu Anayasanın laiklik ilkesine de aykırı olur .
Laik Devlet .
Bir çok dinleri , bünyesinde barındırmakta ve her dine mensup vatandaşının , din ve vicdan özgürlüğünün , teminatı olmaktadır .
Olaya , bu gözle baktıktan sonra .
Bir de olaya , başka bir gözle bakalım .
Kılık , kıyafet açısından .
Bu konuda karar , mevcut tüzüğe göre , okul idarelerinde .
Hükümet , bunu değiştirip , bu hakkı , okul idarelerinden alıp , kendine bağlamak girişiminde bulundu .
Sert tepki görünce , tüzük değişikliğini , geri çekerek , tüm paydaşlarla , konuyu , geçen gün görüşerek , orta bir yol bulmaya çalıştı .
İlgili sendikalar , buna yeşil ışık yakmadılar.
Hükümet .
Eskisi gibi, yetkinin , okul idarelerinde olduğunu açıkladı .
Bu , açıklamadan sonra .
Baş örtülü öğrencinin , okula gönderilmesi , sendikaların , son tavrını okkalamak mıydı ?
Hükümet , baş örtülü öğrencilerin de , okullara gitmesini istiyorsa , ki geçen gün bu kanıtlandı .
Mevzuatta , değişiklik yaparak , yetkinin okul idarelerinden alınması ile bunu gerçekleştirmiş olsun .
Olaya , bazı çevrelerin bakış açısı aha bir başka !
Efendim , Türkiye’de uygulanıyor . Bizde neden uygulanmıyor ?
Bu konuda , Türkiye’deki mevzuat , başka .
Bizde , başka .
Türkiye’nin , buraya , askeri harekatı neticesinde olsa , bunu söylemiş olabilirler diye düşünüyorum .
Bu ,Türkiye’nin harekatının , bir işgal harekatı olmadığının , en bariz gerçeği .
İşgal etmiş olsa idi .
Şimdi , kuzeyde , TC‘ nin mevzuatı uygulanmış olurdu .
Kaldı ki , KKTC’ ni tanıyan tek ülke olan Türkiye , KKTC’nin mevzuatını da tanımış olmuyor mu ?
Bu , yanlış bir algı .
Bu konu ile ilgili olarak , yapılan açıklamalara gelince .
Hak ve Özgürlükler Platformu Başkanının açıklaması , gayet manidar .
“ … Bunların vandallıklarına karşı daha güçlü bir eylem yapıp , bu Vandallığı engellemeye çalışacağız .”
Bu , çok tehlikeli bir açıklama ve yol .
Hak aranacaksa , yargıya baş vurulur .
Başka bir açıklama da , bir cami hocasından geldi .
Hangi , cami ?
Hamit Köy Camisinden .
İbrahim Damar’dan .
“…açıkça söylüyorum başörtüsüne karşı gelen kafirdir . Kafirin cenaze namazı kılınmaz .”
Al da bozdur .
Hükümet , konuyu ötelemeden , ivedi olarak , bir çözüme kavuşturmak durumundadır .
Paydaşlar , karşı karşıya gelmeden , bu işi bitirmek zorunda .
Aksi , nahoş olaylarla , karşılaşabiliriz .
Yarın , Mübarek Ramazan Bayramı .
Tüm İslam alemine , kutlu ve mutlu olsun .