Kendimize ne kadar değer verirsek; çevremizden o kadar değer görürüz. Birine gereğinden fazla değer vermek, ruhsal olarak baktığımızda, onu şımartmak, ona kendiyle ilgili düşünme fırsatı vermeden onu onaylanmış hissettirmek, başkalarına hükmedecek kadar onu büyük göstermek, kendimizi onun karşısında yüceltmek demek. Peki, öncelikler sırasında biz mi; başkaları mı yer alıyor? Kendinize değer vermekten çekinip de kendimizden uzaklaşıyor muyuz? Böylece, onları kendimizden üstün mü tutup da sonrasında kimseden değer görmediğimizden mi bahsediyoruz?
İNSAN OLMANIN EN GÜZEL YANI
İnsan olmanın en güzel yanı, sevmek, sevilmek ve kaderimizin içinde seçimlerimizi yaşamak. Bu kaderin içinde önce kendimizi düşünüp de doğru hareket etmek kadar önemli bir durum yok. Uçakta bile hostesler, yolculukta yaşanabilecek herhangi bir olay karşısında uyulması gereken kuralları yolculara anlatırken maske kullanımıyla ilgili klasik olduğu kadar bizim için oldukça önemli bir bilgi verirler: “Herhangi bir olumsuz durum karşısında üzerinizde duran kapaklar açılacak ve içerisinden maskeler çıkacaktır. En yakın maskeyi kendinize doğru çekin ve maskeyi burnunuzu, ağzınızı kaplayacak şekilde takın.” Uçakta verilen talimatta kendimize vermemiz gereken değer ortaya çıkmaktadır. Biz, iyiysek, güzelsek, doğruysak, bilgiliysek, olumluysak; ya da bilgisiz, kötümser, yanlışsak, çevremizdekiler de öyle oluyor. Çevremizdekileri yargılayacağımıza dönüp de aynada kendimize bakmak, öncelikli yapmamız gereken bir davranış olsa gerek. Biz, kendimizi çok değerli görürsek; zamanla daha da değerli duruma geliyoruz. Böylelikle, her anımız, altın dönemini yaşıyor demektir. Kendimizle barışık, rahat, huzurlu, sevgi dolu, başarılı, kendi avantajlarını, yapabileceklerini bilen ve tüm bunlara odaklanabilen kişiler oluyoruz.
KENDİNİ DEĞERSİZ HİSSETMEK NEDİR?
Kendini değersiz hissetmenin birçok nedeni olabilir. Bunlar arasında çocukluk travmaları,olumsuz deneyimler, eleştiriler, psikolojik rahatsızlıklar (depresyon, anksiyete gibi) veya sürekli kendini başkalarıyla kıyaslama yer alır. Bu hisle başa çıkmak için şükran günlüğü tutmak, kendinize karşı nazik olmak, başarılarınızı ve olumlu özelliklerinizi not etmek ve profesyonel yardım almak gibi adımlar faydalı olabilir.
DEĞERSİZLİK HİSSİNİN OLASI NEDENLERİ
• Travmatik yaşantılar: Çocuklukta yaşanan ihmal, istismar veya şiddet gibi travmalar, değersizlik hissinin temelini oluşturabilir.
• Olumsuz deneyimler ve eleştiriler: Geçmişte yaşanan olumsuz olaylar ve sürekli veya yıkıcı eleştiriler, kişinin kendisini değersiz görmesine neden olabilir.
• Psikolojik rahatsızlıklar: Depresyon, anksiyete bozuklukları, kişilik bozuklukları gibi ruhsal sorunlar değersizlik hissini tetikleyebilir.
• Kendini başkalarıyla kıyaslama: Kendinizi başkalarının hayatlarıyla olumsuz bir şekilde karşılaştırmak, özsaygınızı zedeleyebilir ve değersizlik hissini artırabilir.
• İlişkilerdeki sorunlar: İletişim eksikliği, karşılıklı anlayışın olmaması veya duygusal ihtiyaçların karşılanmaması da bu duyguya yol açabilir.
Başa Çıkma Yolları
• Şükran ve başarı günlüğü tutun: Her gün iyi yaptığınız şeyleri veya kendinizde takdir ettiğiniz olumlu özellikleri yazın. Bu, olumsuzluklara odaklanmayı azaltır.
• Kendinize nazik olun: Kendinize karşı acımasız ve eleştirel bir dil kullanmaktan kaçının. Kendinize şefkat göstermeye çalışın.
• Aktivitelerle meşgul olun: Yürüyüş, spor, hobiler veya sevdiğiniz başka aktivitelere odaklanmak, dikkatinizi değersizlik hissinizden uzaklaştırabilir.
• Duruşunuzu değiştirin: Dik durmak ve omuzları geriye atmak gibi fiziksel duruş değişiklikleri, ruh halinizi olumlu etkileyebilir.
• Profesyonel yardım alın: Eğer bu duygu hayatınızı olumsuz etkiliyorsa, bir psikolog veya terapistten yardım almak çok önemlidir.
MUADİLİM YOK
Asıl adıyla Makbule Hande Özyener, çıkış yaptığı 2000'lerin başından itibaren pop listelerinde üst sıralara yükselen şarkılarıyla Türk pop müziğinde kendine yer edinen Türk şarkıcı Hande Yener’in şarkısı aklıma geliyor:
“Işığımı güneş bile kıskanır
Bi' bakışıma, ortalık alev alır
Göz göze gelen, negatiflerinden arınır
Açılır kapılar, önüme halı atılır
Aura meselesi bu, şekerim
Tutarım, istediğim anda hâlâ tek elim
Ben tekim ve hepinize yeterim
Gerektiğinde beterim
Benden bi' tane daha yok (bi' tane daha yok)
Bi' tane daha yok (bi' tane daha yok)
Benden bi' tane daha yok (benden bi' tane daha yok)
Bi' tane daha yok (benden bi' tane daha yok)
Ben tekim ve muadilim yok (ben tekim ve muadilim yok)
Benden bi' tane daha yok (bi' tane daha yok)
Bi' tane daha yok (bi' tane daha yok)
Benden bi' tane daha yok (benden bi' tane daha yok)
Ben tekim ve muadilim yok (ben tekim ve muadilim yok)
Tanrım özene, bözene yaratmış kulunu (ha)
Ben olmuşum herkesin en güzide sorunu (ha)
Umrumda değil, kimse taş olamaz yoluma (ha)
Kuralları ben koyarım, girdiğim her oyunun (ha) ”