NE KADAR ÖZGÜRÜZ?

Dünya basını bu yıl bilme hakkını sorguluyor. Gazeteciler Birliği, ‘özgür basının olmadığı bir ülkede demokrasiden söz edilemez’ derken, gazeteci Kutlu Adalı’nın katili ve Avrupa gazetesine atılan bombaların bulunamayan sahibi, Kıbrıs Türk demokrasine ve adalete gölge düşürmeye devam ediyor.

Dünya basını bu yıl bilme hakkını sorguluyor. Gazeteciler Birliği, ‘özgür basının olmadığı bir ülkede demokrasiden söz edilemez’ derken, gazeteci Kutlu Adalı’nın katili ve Avrupa gazetesine atılan bombaların bulunamayan sahibi, Kıbrıs Türk demokrasine ve adalete gölge düşürmeye devam ediyor.

Toplumu bilgilendirmek ve bilinçlendirmek için hayatları pahasına canla başla çalışan basın emekçilerinin 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü, bu yıl ‘Bilgi Özgürlüğü: Bilme Hakkı’ temasıyla kutlanıyor.
Konuşma ve düşünme özgürlüğünün yasak olduğu birçok üçüncü dünya ülkesinde kimi zaman faili meçhul bir kurşuna kurban giden, kimi zaman da idamla yargılanan gazeteciler, mücadeleye devam ediyor. Bu uğurda, Türkiye’de son 100 yılda 83, Meksika’da son 10 yılda 60, Irak’ta son 6 yılda 295 gazeteci öldürüldü.
İran’da bir kadın gazeteci ‘toplum düzenini bozduğu’ gerekçesiyle 6 ay hapis ve 10 kırbaç cezasına çarptırıldı.
Gazeteciler Birliği gün dolayısıyla yayımladığı mesajda, basının ve basın emekçilerinin temel ihtiyacı olan özgürlüğün daha özgür, güvenceli ve donanımlı ortamlarda yapılabilmesi dileğinde bulunuldu ve ülkemizde henüz memnuniyet belirtilecek bir ortamın olmadığına dikkat çekti.

100 yılda 83 ‘kalem’ kırıldı

Son 100 yıl içinde Türkiye'de 83 gazeteci öldürülürken, cinayetlerin çoğu hala aydınlatılmış değil. Gazeteci meslek örgütleri, aydınlatılmayan cinayetlerin aydınlatılması gerektiğini belirterek Türkiye'de gazetecilik yapmanın cesaret işi olduğuna dikkat çekiyor.
İttihat ve Terakki karşıtı yazılar yazan Serbesti gazetesi başyazarı Hasan Fehmi'nin, 6 Nisan 1909'da Galata Köprüsü üzerinde katledilmesinden bu yana Türkiye’de 83 gazeteci silah ve bombayla susturuldu.

ABDİ İPEKÇİ
Milliyet Gazetesi’nde Genel Yayın Yönetmenliği yapan İpekçi, 1 Şubat 1979 gecesi İstanbul Maçka'daki evinin yakınlarında trafikte yavaşlayan aracında seyir halindeyken Mehmet Ali Ağca tarafından öldürüldü. İpekçi’nin ölümünün ardından cinayete adı karıştığı öne sürülen isimlerden Yalçın Özbey için açılan dava 30 yıldır sonuçlanamadığı için zaman aşımına uğrayarak düştü.

HRANT DİNK
Agos Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, 19 Ocak 2007 tarihinde, Ogün Samast adlı silahlı saldırgan tarafından çalıştığı gazetenin binası önünde başının arkasına ateş edilerek öldürüldü. Dink'in cenazesinde on binlerce kişi tarafından cinayete tepki olarak atılan 'Hepimiz Hrant'ız, hepimiz Ermeniyiz' sloganı uzun süre tartışıldı.

UĞUR MUMCU
24 Ocak 1993’te Ankara’da Karlı Sokak’taki evinin önünde arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu suikasta kurban giderek yaşamını yitiren Uğur Mumcu’nun failleri geçen yıllara rağmen hala bulunamadı.

Utancımız!
6 Temmuz 1996'da Lefkoşa’daki evinin önünde faili meçhul bir cinayete kurban giden Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı’nın, İsrail yapımı suikast silahı uziyle öldürülmesi cinayetin üzerindeki sis perdesinin uzun bir süre aralanamamasına neden oldu.
Adalı’nın, Yenidüzen Gazetesi’nde KKTC’deki Sivil Savunma Teşkilatı elemanlarının eski bir manastırda hırsızlık yaptıklarını iddia eden yazısı nedeniyle işlendiği öne sürülüyor. Cinayeti Türk İntikam Tugayı adında bir örgütün üstlenmesine rağmen Adalı’nın eşi tarafından cinayetin adil bir biçimde soruşturulmadığı gerekçesiyle 1997 yılında AİHM’e açılan ve 2005 yılında sonuçlanan davayla birlikte Türkiye Cumhuriyeti 95.000 Euro tazminat ödemeye mahkum oldu. Adalı, eşinin ifadesiyle yazıları nedeniyle pek çok kişiden tehdit telefonları almıştı.

KARANLIK GÜÇLER KIBRIS’TA

Medyaya yönelik saldırılardan Kıbrıs’ta bulunan 'Avrupa' gazetesi de iki kez payını aldı.
'Avrupa' gazetesi matbaasına ilk bomba Kasım 2000 tarihinde atıldı. İlk saldırıda bombanın atıldığı bölümde kâğıtlar ve yanıcı maddeler bulunduğu için yangın çıktı. İkinci saldırı ise yaklaşık 6 ay sonra Mayıs 2001 tarihinde gerçekleştirildi. Karanlık güçlerin saçtığı dehşet bu kez daha büyük oldu. Patlamanın etkisiyle tüm kapı ve pencereler yerinden çıkarak bölgede park halinde bulunan araçların üzerine ve civardaki evlerin tavanına sıçradı. Olayın sorumluları ise hala yakalanabilmiş değil. Muhalif yayınlarından dolayı baskı altına alınmaya çalışılan gazetenin ismi, açılan kapatma davalarıyla Afrika gazetesi oldu.

İşkence, baskı, korku….

Meksika’da18 Şubat-3 Mart tarihleri arasında uyuşturucu çeteleri tarafından 8 gazeteci kaçırıldı. 3 gazeteci serbest bırakılırken, bir gazeteci ise maruz kaldığı işkenceler sonucunda hayatını kaybetti. Geçen zamana rağmen diğer üç gazeteciden ise hala haber alınamıyor. Kentte uyuşturucu çetelerinin intikam eylemlerinden çok korkulduğu için çoğu kaçırma eyleminin yerel polise bile bildirilmediği, gazetecilerin kaçırılmasının bile gazetelerin haber sütunlarında değil, köşe yazısında verilebildiği bildiriliyor. Meksika’da yaşanılan bu olaylarla birlikte son 10 yılda öldürülen gazeteci sayısı 60’a yükseldi.

Kadın gazeteciye hapis cezası!

Aktif bir kadın hakları savunucusu olan gazeteci Nesrin Afzali'yi, 'toplum düzenini bozduğu' gerekçesiyle İran’da 6 ay hapis ve 10 kırbaç cezasına çarptırdı.
Nesrin Afzali geçen yıl, mayıs 2006'da kadın hakları için yürüyen ve tutuklanan 5 kadının yargılandığı mahkemeyi izlemeye gittiği sırada 'toplumda fitne çıkarma' suçlamasıyla tutuklanmış, 3 gün ceza evinde kaldıktan sonra kefaletle serbest bırakılmıştı. 

Daha özgür ortamlar yaratılmalı

3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle Gazeteciler Birliği tarafından yayınlanan mesajda, basının ve basın emekçilerinin temel ihtiyacı olan özgürlüğün daha özgür, güvenceli ve donanımlı ortamlarda yapılabilmesi dileğinde bulundu.
Ülkemizde henüz memnuniyet belirtilecek bir ortamın olmadığını ifade eden Gazeteciler Birliği Yönetim Kurulu, özgür basının olmadığı bir ülkede demokrasiden söz edilemeyeceği gerçeğini bir kez daha hatırlatarak Kıbrıs Türk basınının, basın ombudsmanlığı ve benzeri kurumlarla hedef kitlesine karşı gereğinde özeleştirisini ve özdenetimini yapmakta henüz arzulanan adımı atamadığı söyledi. Dünyada geçtiğimiz yıl öldürülen ve çoğu da çoğu yolsuzlukları araştırırken hayatını kaybeden 77 gazetecinin ve merhum Kıbrıslı Türk gazetecilerin anısı önünde saygıyla eğildiklerini ifade eden Gazeteciler Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri; “Ekonomik krize rağmen imkânlarını gelişen teknolojiye uyumlu hale getirerek Kıbrıs Türk halkına hizmet uğraşını sürdüren tüm medya kuruluşlarındaki çalışanların, bu özel günde meslek ilkeleri üzerinde bir kez daha düşünerek yollarına devam etmeleri” dileğinde bulundu.
Bu haber 233 defa okunmuştur

:

:

:

:

DİĞER HABERLER