Cuma sabahından itibaren yepyeni bir dönem başladı Birleşik Krallık’ta .. Veya Büyük Britanya’da .. Bu isimlerin ne kadar hükmü kaldı ? Üzerinde güneş batmayan İmparatorluk ne kadar bu isimlerle anılacak ? Kimse bu soruların yanıtını şimdiden kestiremiyor..

Perşembe günü yapılan ve 28 ülkeli Avrupa Birliği’nden , referandumla “Çıkma” kararı (Brexit) alan ülkede, tüm dengeler alt üst oldu.. Yüzde 72 oy kullanılan ve yüzde 52’lik “Çıkma” oyu ile AB’den ayrılan Birleşik Krallık’ta, “Kalalım” diyen İskoçya , Kuzey İrlanda ve başkent Londra’da ortalık karıştı.. Yüzde 60 “kalalım” oyu ile en fazla AB’de kalmaya destek veren İskoçya, 2014’te yapılan ve “hayır” oyu alan “ Bağımsızlık” referandumunu yeniden tekrarlama hazırlığında.. Yarın referandum yapsalar, İskoçlar bu şartlar altında “Bağımsızlık” için yüksek oranla “evet” der.. İskoçlar, bağımsız ülke olarak AB’ye girme isteğinde..

Yıllarca sektörel ayrılık nedeniyle kan akan Kuzey İrlanda, bu kez güneyindeki , AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti ile ciddi ciddi birleşmeyi düşünüyor..

Başkent Londra’ya gelince.. Yeni Büyükşehir Belediye başkanı Sadiq Khan, başkentin bağımsız olarak AB’de kalması yönünde imza kampanyası başlattı..

Bir başka gelişme ise , seçimlerde yüzde 72 oy kullanıldığı ve “çıkalım” oyları yüzde 60’ın altında olduğu için, Hükümet’in yeni bir kararname çıkartarak, “İkinci Referanduma” gitmesi yönünde.. İmza sayısı benim en son baktığımda 1.5 milyona ulaşmak üzereydi..

Herkesin, hepimizin kafası karışık.. Her taraftan bir ses yükseliyor..

Başbakan David Cameron, Cuma sabahı ilk iş erkenden 10, Downing Street’de artık geminin kaptanı olamayacağını ve Ekim ayında parti kongresinde başkanlığını koymayacağını belirterek, “ İstifasını” açıkladı.. Bu sürpriz olmadı… Burada, seçimi kaybeden, koltuğuna yapışmak yerine, derhal istifasını sunar..

Başbakanlığa en yakın isimler, “ Çıkalım” kampanyasının liderleri Boris Johnson ile Adalet Bakanı Michael Gove.. Londra Belediye başkanlığını iki defa üst üste kazanan Muhafazakar Milletvekili Johnson, Ekim’de partinin başına geçip, başbakan olur mu ? Birleşik Krallığı AB’den çıkartacak zorlu süreci başlatır mı bilinmiyor ?

AB’nin tepkisi ise sert geldi.. “Bir an önce AB’den ayrılın, bu işi uzatmayın” dedi Avrupa Parlamentosu Başkanı Jean-Claude Juncker.. Bizi istemeyeni biz de istemeyiz mesajı verdi.. Bu ayrılık, sadece Britanya’da değil, AB’nin diğer üyelerinde de deprem etkisi yarattı.. Ve Fransa, İtalya, Hollanda, Macaristan’da da benzeri “ referandum” istekleri gelmeye başladı.. Almanya, Fransa, İtalya üzüntülerini dile getirdiler ayrılma kararından dolayı..

Neden böyle bir karar çıktı ? Aslında “Eurosceptic” diye adlandırılan Avrupa karşıtları, Margaret Thatcher’in başbakanlık günlerinden itibaren vardı.. Demir Leydi, “Bizi Brüksel’den lahanalar mı yönetecek “ diye az mı kızgınlığını dile getirmişti..

Başbakan David Cameron, geçen sene Mayıs ayında tek başına Muhafazakar Parti ile iktidara gelirken, Avrupa karşıtlarına AB için referandum sözü vermişti.. Ve son 4 ay kıyasıya geçen kampanya Cuma sabaha karşı sonucunu verdi..

En fazla etken olan faktörlerin başında, ülkenin her hafta AB’ye 350 milyon sterlin ödediği yalanı geldi.. Yalanı diyorum.. Çünkü bunu uyduran UKIP Lideri Nigel Farage, seçim sonucu belli olur olmaz “yalan” olduğunu kendi ağzıyla söyledi..

Ve ne yazık ki Türkiye faktörü de çok etkili oldu.. “Dikkat, 77 milyon Türk geliyor” afişleri, halkı gerçekten korkuttu.. Zannettiler, AB’de kalırlarsa ve bizi de hemen AB’ye alırlarsa milyonlarca Türk İngiltere’ye gelecek, ortalığı istila edecek.. Cameron, Türkiye 3000 bin yılına kadar üye olamaz dese bile, halk bile bile bu yalana inandı..
Aslında Muhafazakar Parti’nin AB yanlıları, rakipleri ana muhalefet İşçi Partisi ile aynı platformda “kalma” yönünde ortak kampanya sürdürdü.. Kolkola, yanyana.. Sonuçta birçok İşçi Partinin egemen olduğu bölgeden “ Çıkalım” oyu geldi.. Oy verenler, parti liderlerini değil, kendi akıllarını, kalplerini dinlemişti.. Şimdi İşçi Partisi de karıştı.. Lider Jeremy Corbyn için “ güven oylaması” teklifi verildi.. İşçi Partisi liderinin kampanya başarısız olduğu iddiasıyla, değişmesi isteniyor..

Oy verenlerle ilgili ilginç bir tablo karşımıza çıktı.. Genç nüfusun yüzde 75’I “Kalalım oyu kullandı.. 65 yaş üstü, emekli sınıfının ise hemen hemen tamamına yakını “ Çıkalım” dedi.. “Grey Vote” Gri oy denen bu yaşlı kesim, ülkenin AB’den ayrılmasında büyük rol oynadı.. Şimdi gençler , AB’den çıkmaya hazırlanan ülkede, emeklilerin maaşlarına katkıda bulunmak için, çalışıp, didinecek..

Emekliler ve gençler konusunda da ülke tamamen ikiye ayrıldı..
Kadınların çoğu “kalalım” dedi.. İşçi Partililerin üçte biri “kalalım” oyu verdi.. Muhafazakarların oy tercihleri ise tam yarı yarıya..

AB referandum seçimi, bir yerde ülkeyi tam anlamıyla ikiye böldü.. Birleşik yerine “Ayrılmış Krallık” tanımı bence zamanın ruhuna çok uygun..

Kuzey İrlanda, İskoçya, İngiltere ve Galler’den oluşan Birleşik Krallık, parçalanmaya gidiyor.. Bunu ben değil, herkes görüyor..

Great Britain – Büyük Britanya yakında Minik Britanya olursa hiç şaşmayın..
Kuzey Kıbrıs’a etkisi ne kadar olur ? Domino etkisi size nasıl ulaşır bilmiyorum..
Bildiğim, Kıbrıs’ın garantörü 3 ülkeden Türkiye ve Britanya , AB üyesi değil..
Ne diyelim, hayırlısı olsun..