Kilisenin Enosis oyunu

Rum Temsilciler meclisinden çıkan karar , resmen bir Bizans entrikası . Akel karşı çıkmış .

Rum Temsilciler meclisinden çıkan karar , resmen bir Bizans entrikası .
Akel karşı çıkmış .
Disi çekimser kalmış .
Küçük siyasal partiler de Rum okullarında kutlanmak üzere , 1950 plebisit kararını yeniden hortlattılar .
Zaten hiç bu kararlarından vazgeçmediler ki .
Sn. Akıncı masayı devirmem diyor .
Sn. Akıncının masayı devirmesine hacet kalmadı ki .
Masa , Rum Temsilciler Meclisinin aldığı kararla alabora oldu .
Sn. Başbakan da , bu karar üzerine bir açıklamada bulunarak , karşı tarafa bir mesaj verdi .
Yeni bir 20 Temmuzdan bahsetti .
Aslında yeni 20 Temmuzların oluşmasını önlemek için yapılması gereken , iki eşit egemen devletin ortaklığında bir anlaşmanın olmasıdır .
Tabii ki .
Garanti sisteminin de bila müddet devamı şart .
Bu karar karşısında , dikkat edilecek husus ise şu .
Ne AB ‘ den , ne de BM GK ‘den .
Ne de , Edei Efendiden hiç bir lakırdının çıkmaması .
Sn. Cumhurbaşkanımız , hep empatiden bahseder .
Zaten bu görüşme sürecinin bir parçası haline gelmiş bir terim.
Bu karar karşısında , kuzeyde demeçler verilmiş .
Sn. Cumhurbaşkanı olayı kınamış .
Ayni şekilde Sn . Başbakan da tepkisini dile getirmiş .
Bu olay , güneyde değil de kuzeyde olsa idi .
Nasıl mı ?
Bizim Cumhuriyet Meclisimiz , oturup da , KKTC’nin Türkiye’ye bağlanması doğrultusunda bir karar üretmiş olsa idi , güneyin , BM ‘ lerin AB ‘nin tavrı acaba ne olurdu ?
Söyleyeyim .
Üretilen kararın kesinlikle kabul edilmeyeceği doğrultusunda
Organlarında kararlar üretilerek , dünya kamu oyuna duyurulur .
Akabinde de de , uçak dolusu yabancı diplomatlar Ankara’nın ve Lefkoşa’nın yolunu tutarlar .
Bu dışarıdan gelecek tepkiler .
Bir de içeriden oluşacak tepkileri dile getireyim .
Bu karar karşısında , körü körüne nasıl olursa olsun bir ortaklığı kabul eden çevreler ise KKTC Meclisini basma teşebbüsünde bulunurlardı .
Bu çevrelerden güneyin kararına karşı tıs yok .
Unutmayalım ki , sükut ikrardandır .
Güneydeki sözde temsilciler meclisinin kararı ile , güneydekilerin
Takkesi düşmüş kel görülmüştür .
Zaten görülüyordu .
Bu kararla , güneydekiler ve Yunanistan , Kıbrıs sorununun , onlara göre ne olduğunu açık açık ortaya koymuş olmaları bakımından düşündürücü olsa gerek .
Onlara göre Kıbrıs sorunu bir enosis sorunudur .
Bu mümkün olmazsa , Kıbrıs sorunu çözülmeyecek .
Adamların dünyaya ve bize verdikleri mesaj bu değil mi .
Aslında 1950 Enosis Plebisitinde , öncülük eden Ortodoks Kilisesi idi .
Şimdi de ayni rolü oynamaya devam ediyor .
Ucu açık müzakere sürecini , istekleri olan Enosisi sağlayana kadar
Devam ettirmek .
Mesaj ve niyet bu safhada iken , Türk tarafı bu bila müddet müzakere sürecinin tutsağı olmaya devam edecek mi ?
Kıbrıs Türk Halkı çok sabırlı bir Halktır .
Ucu açık müzakerelerle bu sabrı taşırmayı hiç kimse denemesin .
Halkı bu konuda yollara çekmesin.
Halk yollara inerse , bu süreci körü körüne sürdürenler hiç beğenmeyecek .
Halk en iyi hakem ve hakimdir .
Bu Bizans oyunları için halka gidilmeli .
Devam mı ?
Tamam mı ? diye sorulmalı .
Bu aşamada , her halde yapılacak başka bir şey kalmamıştır .

Bu haber 4128 defa okunmuştur

:

:

:

: