Adada bir anlaşmaya varılması için .
Güneyin zihniyet değiştirmesini bekleyen çevreler .
Hala bu umut içerisinde .
Umuda yolculuğa devam etmektedirler .
Veyahut da Halka o imajı vermeye çalışmaktadırlar .
Son bir umutla, Guterres’in Özel Temsilcisi Lute Hanım geldi .
Gitti geldi. Yine gitti geldi .
Gidip gelmelerle de .
Mekiğini kırdı .
Referans şartlarında bile bir sonuç elde etmeden .
Gerisin geriye gitti .
Fakat bu mekik diplomasisini bile, bir umut Referans şartlarında anlaşılmış gibi servis edenler. Hem bizde, hem Güneyde boy gösterdiler .
Öyle bir hava yaratıldı ki .
Dört nala görüşmelere devam için, anlaşılmış gibi .
Bundan Bayan Lute’nin gönderdiği mektuplardan da medet umanlar oldu .
BM Genel Sekreteri Guterres’in son açıklamasında. Kıbrıs’la ilgili söylemlerine bir bakarsak . Referans şartlarında nelerin olduğunu görürüz .
Kıbrıs’taki tarafların kapsamlı müzakerelere başlamaları için referans kavramları üzerinde hızlı bir anlaşmaya varmalarının gerekliliğine vurgu yaptı .
Guterres BM GK’de bu konuda sabırsızlık ve rahatsızlığın olduğunu. Bir an önce referans şartlarında anlaşmaya varmalarındaki gerekliliğin üzerinde de durdu .
Yani, Lute’nin mekiğini kırdığı diplomatik görüşmelerinde, görüşme zemini bir yana .
Referans şartlarında bile bir noktaya gelinmedi .
Pekala bunun sorumlusu ve baş oyuncusu kim.
Hemen anlamışsınız .
Tabii Anastasiadis .
Adam .
Hala daha çizmiş olduğu tehlikeli yolda yürümeyi tercih ediyor .
Hidrokarbonlar sayesinde, yabancı şirketlerin bağlı olduğu devletlerle, Türkiye’yi karşı karşıya getirip , kapıştırmak .
Bu sütunda da yazmıştım .
İkinci bir Navarin Olayını yaşatmak !
1827 ‘de yaşanan bu olay. Osmanlının zayıflama dönemine denk gelmişti .
İngiliz , Fransız ve Rus donanması, Mora açıklarında. Navarin mevkiinde Osmanlı donanmasına barış ilişkileri adı altında yaklaşıp . Aniden üç saat bombardımana tabii tutarak. Osmanlı donanmasını yakmışlardı .
Anastasiadis o olayı yeniden yaşatmak için türlü dolaplar çevirmektedir .
Son çevirdiği dolap ise .
Yavuz Akdeniz’den ayrılır ayrılmaz .
Fransız ve İtalyan şirketleri ile sondaj aramalarına yönelik, anlaşma yapmıştır .
Anlaşma yapılan 7. parselde Türkiye’nin de hakkı var. Bu parselin bir kısmı Türkiye’nin kıta sahanlığı içerisinde .
Yapılan anlaşmada .
Kazı .
Türkiye’nin kıta sahanlığı içerisinde ise .
İtalyan ve Fransız şirketleri bu alanda kazıya başlama girişimlerinde bulunurlarsa .
İşte o zaman gümbürtü dünyanın her tarafından duyulacak .
Türkiye ile Güney arasında, deniz yetki alanlarını belirleyen anlaşma olmadığı için .
MEB, her iki tarafta da belirlenmiş değildir .
Bu durumda Türkiye, Kıta sahanlığı hakkına dayanarak sondaj ve araştırmalarını devam ettirmektedir .
Anastasidis’in tehlikeli oyunu .
Fransız ve İtalyan donanmasını Türkiye’nin önüne çıkarmaktır .
Anastasiadis bunu oynamaktadır .
Türkiye bu oyun veya oyunların farkında olup, bu oyunları bozacak
güç ve kabiliyettedir .
60’lı yıllarda 6 . Filo ile avundular .
Şimdilerde ise .
Avrupalılarla avunuyorlar .
Avunmaya devam etsinler .
Gelelim .
Telefon meselesine !
İran ve Suudi Arabistan arasındaki sürtüşme ve Suudilerin petrol tesislerinin sabotajla yanmaları karşısında .
Trump Efendi şunu söyledi.
“ Tek bir telefonla her hangi bir ülkeye girebiliriz .”
Ülke ekonomisi ve sanayisini ayakta tutan Suudi petrolünün tehlikeye girmesi karşısında yaptığı bu açıklama .
ABD’nin ne denli çıkarlarına düşkünlüğünü göstermesi bakımından ders alınması gerek .
Binlerce mil uzakta olan ABD’nin Başkanı, ülkesinin çıkarları için bu açıklamayı yapıyor.
Sn. Erdoğan’ın, KKTC ve TC’nin Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını korumadaki kararlılığına. Batıdan gelen eleştirilere karşın .
Trump’ın telefonla ilgili söylediklerinin gösterilmesi, en uygun hareket olmaz mı ?