BM 74 ‘üncü Genel Kurulu toplantıları için New York’a giden liderler. BM GS Guterresle görüşerek adaya döndüler .
Anastasiadis, Genel Kurul görüşmeleri sırasında, Guterresle görüştü .
KKTC Cumhurbaşkanı ise, Genel Kurul çalışmaları sona erdikten sonra Gutteres tarafından kabul edildi .
Sn. Akıncı, görüşmeden hemen sonra, New York’ta basın toplantısı yaparak kamuoyunu bilgilendirmişti .
Bir de adaya geldikten sonra, Ercan’da basın toplantısı yaptı .
Verdiği müjde, 3’lü olarak yapılacak bir konferansın ardından, 5 +1 şeklinde geniş bir konferansın yapılabileceğini söyledi .
Bunu, BM GS Guterres’le yaptığı 45 dakikalık görüşmesinde . Guterres’in kelamlarından böyle bir imayı çıkardığını söyledi .
Yani kesin bir durum yok .
Kesinlik .
Gutterres’in açıklamaları ile ortaya çıkacak .
Bunun olması için de referans şartlarının mevcudiyetinden bahsedecek ki görüşmelere başlanabilsin .
Bu durumda, Sn. Akıncı’nın New York görüşmelerinde elde ettiği imalı sözlerden başka bir şey yok .
Sözde Kıbrıs Cumhuriyetinin kuruluş yıl dönümünde, Anastasiadis bildik kelamları yine tekrarladı .
Garantilerin kalkması ve Türk Askerinin temelli adadan gitmesi sonucu bir anlaşmanın mümkün olacağından bahsetti .
Bu konuda, sözde kuruluş yıl dönümlerinde halkına yaptığı konuşmanın içerisinde, Kıbrıs Türk Halkına da seslendi .
Kıbrıslı Türklerin garantörlere ihtiyaç olmadığının farkında olmaları halinde. Kıbrıs sorununun çözümünün mümkün olacağını söyledi .
Değerli okurlar bunun mantığı nedir ?
Bu mantık altında yatan ne ?
Hemen açıklayayım .
Anastasiadis efendi şunu mu söylemeye çalışıyor !
1963 ‘te biz bu işi beceremedik .
74 ‘te yüzümüze gözümüze bulaştırdık.
Adayı Enosis yapamadık .
Bu durumda hiç yapamayız .
Ancak ve ancak, kaldığımız yerden devam etmek için, önümüzde engel olan Türk Askerini adadan uzaklaştırmakla yolumuzun sonuna ulaşabiliriz .
Türk Halkına hitabından bu anlam çıkmıyor mu ?
Anastasiadis, Kıbrıs Türk Halkını, aptal ve geri zekalı mı zannediyor?
Kıbrıs Türküne yapılan bu teklifin altında yatan gerçek ise .
İlmeği kendi kendimizin boğazına geçirmekle, eş anlamlı değil midir?
Birileri Anastasiadis’in kulağına bir şey mi dedi ki, Kıbrıs Türk Halkına bu teklifte bulunma cüretini gösteriyor .
Kıbrıslı Türkler garantilerden vaz geçmez. Böyle bir anlaşmaya onay vermez .
Güneyin ve Yunanistan’ın 1953 yılından beri ortaya attıkları Enosis
Planından vaz geçmedikleri, açıklamalarından ve tavırlarından belli .
Bu planlarını gerçekleştirmek için de .
Uzun vadeli bir plan ve program uyguluyorlar .
Güney, sahillerinin nerede ise tümünü . Emperyal ülkelerin savaş gemilerine açtı .
Bu günlerde ABD’nin savaş gemisi, güneyin limanında .
Anastasiadis, garantilerle ilgili olarak. Türkiye’den bekleneni bulamayınca .
Çarkı, Kıbrıs Türklerine çevirdi .
Kendisi hukukçudur ve biliyor ki .
Kıbrıs’taki garanti sistemini oluşturan anlaşmalar, Uluslararası anlaşma niteliğindedir .
Taraflar, yani Türkiye, İngiltere ve Yunanistan . Bu anlaşmaları akdettikleri gibi tümü oturur ve üç imza ile fesih yoluna gidebilirler .
Adadaki iki halkın, bu anlaşmaları ortadan kaldırmalarının mümkün olmadığını bile bile, bu açıklamayı Anastasiadis yaptı .
Amaç, Kıbrıs Türk Halkının, Türkiye’ye bu konuda baskı yaparak garantörlükten vaz geçmesini sağlamak .
Kıbrıs Türk Halkının .
Aklını, peynir ekmekle yediğini mi sanıyor ?
Amaç, Türkiye’yi Adadan ve Doğu Akdeniz’den uzaklaştırmak .
Adayı da, bir gecede Girit yapmak .
Anastasiadis’in, masaya getirdiği çözüm önerisi bu .
Belki görüşmeler yapılır .
Fakat sonuç alınmaz .
Sonucun nasıl olacağını, Anastasiadis bizlere hitabında belirtmiştir.
Bu da bizler için hayatta mümkün olmayan bir çözüm şekli .