Unutulmayan acı dolu olayların unutturulması için o acıları yaşayan neslin göçmesi beklenir ve düğmeye basılarak olaylar ters yüz edilerek , yaşamayanların önüne sürülür .
Tabii yaşanmış olaylar , şayet yaşatılanları tarih sayfalarına yazmazsa zamanı kollayanlar bundan yararlanabilir .
Tarih böyle gerçek olayları ters yüz ederek ahaliye servis edenlerle dolu .
Bizim adamızda da böyle servis olaylarına sık sık rastlamaktayız . Yine bu günlerde güneydeki yortu nedeni ile güneyin sözde dini lideri , aslında en büyük siyasetçi olan , başpapas Hrisostomos . Yine bildik namelerini şakıyıverdi . Dünyada güneyin eski populitesinin kalmadığını , itibar eksikliğinin getirdiği durum karşısında , hem içerideki tribünlere oynamak , hem de dünya kamuoyunu eskisi gibi kandırmak için atağa kalktı .
Neymiş efendim ? Yortu nedeni ile Hristonun ağzından çıkan nağmeler .
Efendim .
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali . Türkiye’nin adaya uluslararası haklarından doğan yetkisini kullanarak çıktığını . Hiç ama hiçbir defa olsun terennüm ettiğini duydunuz mu ?
Ortaklık Cumhuriyetinin kurucu ortağı olan Kıbrıs Türk Halkını azınlık statüsüne getirmek için Anayasanın 13 Md’sini değiştirmek teşebbüsünün akim kalması sonucu . Akritas Planını uygulayarak . Bir gecede , Kırım Türklerine yaptıkları soy kırımın aynisini bize de uygulamaya kalktıklarını ve bu planın uygulanmasında , bağlı olduğu Ortodoks Kilisesinin de aktif rol aldığını ne çabuk unuttu ? Aslında unutmadı da , bunu yan çizdi .
Papazlar , işlerine geldiği için , hedef olarak hep 74 Temmuzunu ağızlarında sakız yaparlar .
Ayni devletin garantörlüğünü üzerine alan 3 devletten biri de Yunanistan’dır .
İşte bu Yunanistan , 15 Temmuz 1974 ‘te garantörü olduğu adayı ilhaka kalktı . Bu hareket tüm güneydeki kurumların yanında , Ortodoks Kilisesi de büyük bir sevinç ve memnuniyet içinde adanın Yunanistan’a bağlanmasına mühür basarak onay verdi .
13 yıl ada Türklerini adanın coğrafyasının % 3’ne gettolarda yaşamaya iten hareketin kararında Ortodoks Kilisesi başrol oyuncusudur .
Senaryosunu yazan ve filmi çeviren de o zamanın baş papazı yani ustası Makarios’tu .
Ayni mekanizmanın içinde Kıbrıs Türk Halkını mahvetmek için , oluşturduğunuz cendere veya cendereler , beyninin bir köşesinde durmakta . Her türlü baskı kalleşlik ve imha politikanıza karşı mahvedemediğiniz Kıbrıs Türk Halkını “ acaba nerede hata yaptık “ sorusunu kendine kendinize sorarak muhakeme ettiğinizi adım gibi bilirim .
En büyük hatanız Hristo efendi , kuzeyde uyuyan devi uyandırmanız . Ayni zamanda Kıbrıs Türk Halkını , Atatürk’ün sık sık dediği gibi .
“Milli birlik ve beraberlik “ ilkesi ile bütünleştirerek direnişe geçmesini sağlamanızdır .
Türkiye’nin Adaya çıkmak için 1964 ‘te içinde bulunduğu durumu , Kıbrıs’ta bire bir yaşayarak bunun mümkün olmadığını . Donanma ve gerekli mühimmatın yetersiz olduğunu biliyorduk. ABD Başkanı Jhonson’un Anavatan Başbakanı İnönü’ye yazdığı rezil ve küstah mektup açıklanınca . Kıbrıs Türkleri olarak kahır olmuştuk .
Yılmadık , sabrettik , direndik .
Arkamızda Anavatanı hep hissettik .
Güvendik .
Bekledik .
Beklentimiz boşa çıkmadı .
Bir garantör ülke olan Yunanistan’ın adayı ilhak etmesine karşın , diğer garantör olan ülke Anavatan , adaya çıkarak bunu engelledi .
Görüşme maksadı ile 50 yıl hayatımızdan çaldınız. Bu da fos çıktı .
İttifaklar kurarak , denizleri ilhaka kalktınız . Çok da iyi yaptınız . Neden mi ?
Mavi vatanı yarattınız . Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi bölgesel güç yaptınız .
1964 ‘te Kıbrıs’a çıkarma yapamayan Türkiye’yi , Doğu Akdeniz’in hakimi kıldınız . Bu hakimiyet her alanda güçlenerek devam etmektedir .
Bölgede ve dünyadaki siyasi konjoktürün gelişmesi ve değişmesinden de haberin yok Hristo efendi .
Şakımaya devam et .
Şakıman , olsa olsa şöven Rum gençlerini etkiler .
Dünyanın , sesini duyacak hali yok .