YENİ BİR KRİZ Mİ

Ege , Avrupa , Güney Doğu derken bir de Tayvan krizi ortaya çıktı .

Ege , Avrupa , Güney Doğu derken bir de Tayvan krizi ortaya çıktı .
Bilindiği gibi Tayvan , Çin’in komonist rejime girmesinden sonra milliyetçi Çin olarak ortaya çıktı ve Çan Kay Şek de bu devletin başkanı oldu . 1912 ‘de kurulan bir ada ülkesidir . BM kurucu üyesi ve Çin Cumhuriyetinin devamı olduğunu dünyaya ilan etmişti .
Gelinen aşamada , Çin Halk Cumhuriyetinin her alanda gelişmesi ve özellikle militarist güç olarak dünyaya kendini kabul ettirmesinden sonra . Tayvan adasını da kendi egemenliği altına almak için uğraş veriyor ve elinin altından kayıp gitmesine izin vermiyor .
Tayvan adasında halkın konuştuğu dil Çince olup , çok küçük azınlıklar başka dil kullanmaktadırlar .
Dünyayı yönetmek iddiasında olan emperyal güçler . Uzak Doğuda Çin Halk Cumhuriyeti için senaryolar hazırlamakta , mizansenler düzmektedirler .
Tayvan’ı 23 ülke tanımakta .
Amerika , Tayvan’ın bağımsızlığını ilan etmesini ve diğer devletler tarafından da kabul edilip , Çin karşısında bağımsız Tayvan’ı bir çıban başı gibi Çin ana karasına karşı koz olarak kullanmanın hesabı ve kitabı içinde .
Geçen günlerde Çin Halk Cumhuriyeti ve ABD’nin Dışişleri Bakanları Singapur’da bir araya gelerek , konuyu görüşmüşler . Fakat ortak bir çıkış kapısı bulamamışlardı .
O buluşmada , Çin Savunma Bakanının konu ile ilgili çok sert bir açıklaması olmuş ve Tayvan’ın tanınma istemesi halinde , bunun bir savaş nedeni olacağını ve adayı işgal edeceklerini sert bir dille açıklamıştı .
ABD tarafı ise , tek yanlı mevcut statükonun değiştirilmesine karşı olduklarını, Çin Dışişleri Bakanına bildirmişlerdi .
Tayvan , fiilen Çin tarafından yönetilen ve tamamen Çin Halk Cumhuriyetine bağlı bir ada .
Amerika , şimdi de Çinliyi Çinli ile mi çatıştıracak ? Araplarda olduğu gibi .
Tayvan adasında yaşayanlar çok iyi düşünerek bu maceraya atılmalı . Kafalarını batıya çevirerek , Ukrayna’da olanlara bir bakmalılar .
Öyle görülmektedir ki , yakında Uzak Doğuda da kardeş kanı akacağa benziyor.
Türkiye ile Yunanistan arasında , Yunanistan’ın maksimalist hareketleri karşısında ilişkilerin gerginleşmesinden sonra . Sn. Çavuşoğlu’nun KKTC’ye gelmesinin de bununla ilgili bir bağlantısı olsa gerek .
Bugün geliş nedeni , yapacağı ziyaretlerden sonra belirginleşecek .
Miçotakis efendinin , ABD Kongresinde ayakta alkışlanarak yaptığı Türkiye alehtarı konuşmasından sonra , İlişkiler nerede ise kopmuş vaziyette .
Sn. Erdoğan’ın konu ile ilgili yaptığı açıklamadan sonra kopukluk daha da belirginleşmiş ve nerede ise köprüler atılmış vaziyette .
İşte bu ortamda , Sn. Çavuşoğlu’nun adaya gelmesi . Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’le ilgili mevcut politikaların kararlılıkla devamı ve yenilerinin de eklenmesi hiç sürpriz olmayacaktır .
Çünkü Yunan tarafı , askeri hazırlık bakımından , bilhassa Hava Kuvvetlerinde Türkiye’yi solladığı iddiasında ve Hindi gibi kabarmaktadır .
Bu yaz Yunanistan’ın bu tutumu sayesinde , biraz değil de bir hayli sıcak geçeceğe benziyor .
Ayni derecede sıcaklık içte de olacağa benziyor !
Ekonomik paketin uygulanmaması için birçok sendika eylem hazırlığında .
Birçok üretici sektör , elektrik fiyatlarının çok yüksek olması nedeni ile üretimlerini ya düşürdüler, ya da tümden durdurmak için hesap kitap yapıyorlar.
Bilhassa sulu tarım yapan üreticilerle , narenciye üreticileri , nerede ise bahçelerini elektrik fiyatlarının yüksekliğinden sulayamayacak duruma gelmişlerdir .
Verilen teşvik ve desteklerin yetersiz kaldığını , pahalılık karşısında gülünç durumda kaldıklarını , dile getirmektedirler .
Ne yapıp , ne edip bu sorunlara hükümet edenler çare üretmelidirler . Üretici kesimin tansiyonu çok yüksek .
Sonra Yalçın Cemal ikaz etmedi demeyin .
Bu haber 3456 defa okunmuştur

:

:

:

: