Dün , Kıbrıs Türk Halkının liderliğini üstlenen ve onu layıkı ile yerine getiren Dr. Fazıl Küçük’ün aramızdan ayrılışının , 39’uncu yıl dönümünde O’nu andık .
Dr. Küçük , adada en zor koşullarda Türk Halkının lokomotifi olmak için , İsviçre’den gelir gelmez , kolları sıvayarak , halkı aydınlatmanın yollarını aramış ve çareyi “Halkın Sesi Gazetesini“ çıkarmakta bulmuştu .
Gazetenin , bir halkın aydınlatılması için ne kadar önemli olduğunun başından beri idraki içinde olan Dr. Küçük . Gazeteyi yayına sokmak için matbaanın elde edilmesinde , önüne çıkan engelleri birer birer yenerek , Kıbrıs Türk Halkına ulaşmak için yayına başladı .
Dr. Küçük , Atatürk ve O’nun ilke ve devrimlerini çok iyi okuyup kavramış biri idi .
İngiliz sömürge idaresinin , binbir zorluklarına karşın , Halkın Sesi gazetesini , Adanın , en ücra noktalarına kadar göndererek . Bütün Kıbrıs Türk Halkının kalp atışlarının ortak bir noktada birleşmesini sağlayacak yazıları , usanmadan hep yazdı .
Amacı , Kıbrıs Türk Halkını milli şuur etrafında birleştirmek ve mücadele cephesini başlatmaktı .
O . Bu yola çıkarken , kendisine rehber olarak , Atatürk ilke ve devrimlerini hep dağarcığında taşımıştı .
Atatürk’ün şu cümlesini , her fırsatta haykırıyordu .
“ … Türk Milleti , Milli birlik ve beraberlik içinde , güçlükleri yenmesini bilmiştir …”
Her konuşmasında , milli birlik ve beraberliğin önemine vurgu yapar . Milli şuurun etrafında bütünleşerek , ancak Türk halkı selamete ulaşabilirdi .
Şimdi bazı siyasilerimizin ağzına almaya korkup çekindikleri “Milli birlik ve beraberlik “ cümlesini , Dr. Küçük , Kıbrıs Türk halkında bu birliği sağlayana kadar hep haykırdı .
Bu nedenle , içinde Türk olan bütün köyleri gezerek , bu ilkeyi enjekte etti .
Milli şuur istenilen kıvama gelince de iş örgütlenmeye giderek , TMT ‘nin temellerinin atılmasının yolunu açtı .
Fakir Türk halkına karşı , doktorluk görevini , hiçbir koşulda ihmal etmedi .
Türk Halkının çetin bir ceviz olduğu anlaşıldıktan sonra , Enosis’e gidecek yolun köprüsü niteliğindeki Ortaklık Cumhuriyeti , kuruldu .
Dr. Küçük , Cumhurbaşkanı Yrd. olarak , devlette , Türk Halkını temsil etti .
Ortaklık Cumhuriyetinde de , Atatürk İlke ve Devrimlerinin savunuculuğunu yaptı . Bu devrimlerin uygulanması için ağırlığını koydu .
Atatürk’ün en önemli ilkelerinden biri olan “Laiklik İlkesinin “ yılmaz bekçisi idi .
Rum ve Yunanistan , bu devlete üç yıl ömür biçerek , Akritas Planı ile , Girit Türklerine yapılanları bize de yapmaya kalkıştılar .
Karşılarında , TMT’yi buldular .
Muavin Dr. Küçük , olanaksızlıklar nedeni ile Kıbrıs Türk Halkının isteklerine yeteri kadar cevap veremedi .
Adanın her yanından “ Yardım “ çağrıları , Lefkoşa’ya yağmakta . Fakat eller kollar bağlı olarak , imkansızlıklar devam etmekteydi .
Barış Gücünün helikopterleri ile uzak yerlere ulaşmaya çalışılsa da , yeterli olmuyor , istenileni veremiyordu .
Kıbrıs Türk Halkı , var olması için , çok büyük bir sınav veriyordu .
Bu adada , ya yaşayacak .
Ya da , ölecekti .
Yaşamayı tercih ederek , savaşmaya karar verdi .
11 yıl , bu savaşımı sürdürdü .
Bunu sürdürürken de , Anavatanın her türlü yardımını gördü .
74 ‘te Özgürlük ve Bağımsızlığına kavuştu .
Bu kavuşma , Dr. Küçük’ün de rehber edindiği “ Milli birlik ve beraberlik “ sayesinde mümkün olmuştur .
Milli şuurun oluşması ile gerçekleşmiştir .
Bunu da Kıbrıs Türk Halkı , Rahmetli Dr. Küçük’e borçlu .
39 ‘ uncu yılında , Dr. Küçük’ü saygı , minnet , rahmet ve özlemle anıyorum .
Işıklarının hiç eksik olmamasını diliyorum .