GARANTİ SİSTEMLERİ Mİ YOKSA BM GK KARARLARI MI ÇAĞDIŞI

BM‘in , 1964 Mart ayından itibaren adada bulunan , sözde barış gücü askerlerinin , görev süresi bir yıl daha uzatıldı .

BM‘in , 1964 Mart ayından itibaren adada bulunan , sözde barış gücü askerlerinin , görev süresi bir yıl daha uzatıldı .
Kararla birlikte , bir de rapor hazırlandı .
Raporun , her zamanki gibi içeriği , Rum yanlısı .
İkici Niko , zil takıp oynuyor .
Bu rapora güvenerek , Maria hanımdan da medet umuyor .
Nasıl bir medet diye sormayın .
Medet işte .
Efendim , bu rapor sadece , sözde barış gücü askerlerinin görev süresi ile ilgili değilmiş .
Ya , neymiş ?
Maria hanım , bu rapora dayanarak , federasyon görüşmeleri için çaba değil, çabadan da öte savaşım vererek , devrilen dirabezayı yeniden eski hale getirip , İkinci Niko’nun , canı gönülden istediği görüşmeleri sağlamak .
Bunun için de , dayanak noktası , GK. kararları .
Brüksel’e bu moral ve sevinç içinde gidiyor .
1964 GK. kararı , Barış Gücünün iki halk arasında tarafsız olacağını da kararda belirtmişti .
Bu sadece kararın sayfalarında kalmış , kararla birlikte , barış gücü , Makarios’un böğründe , onun emrine girmişti .
Sözde , Türk’lerin akan kanını durdurmak için adaya gelmişlerdi .
Akan kana , seyirci olarak , turist gibi bakmışlar .
Türklerin katledilmelerine , aldırış etmeyip , göz yummuşlar .
Toplumlararası çatışmalarda , hep Rum’dan yana tavır almışlardı .
Hatırlıyorum da , 74 çıkarmasında , hepsinin suratları beş karıştı .
1975 mübadele anlaşmasından sonra , iki kesimli bir düzen gelmiş ve 74 öncesi gibi adada kan akıtılması durmuştu .
20 Temmuz’dan günümüze dek , sulh ve sükun , hem kuzeyde , hem güneyde Mehmetçik tarafından sağlanmaktadır .
Bir olgu .
Öyle ise .
BM , sözde barış gücünün , adada görevi kalmış mı ?
Ara bölgede , yapay olaylar çıkararak , adada , halen ihtiyaç duyulur bir hal yaratarak . Bu sefer de altı ay değil , bir yıl görev süreleri uzatılmıştır .
Tanınma isteyen bir devlet , nereye dayanarak bunu ister ?
Egemenliğine .
Biz , şart koşmadık mı , görüşmeler için KKTC’nin ille de egemenliğinin tanınmasını ?
Şart koştuk .
Egemen bir devlet isek ve bize sorulmadan , görev süresi uzatılan bu sözde barış gücünün , KKTC sınırlarından içeriye sokulmasına , niye izin veriyor da engelleyemiyoruz ?
Zannedersem , artık serzenişler devrini kat edeli , çok zaman oldu .
Görüşme masasına , nasıl ki yeni vizyon ileri sürüldü .
Buna paralel olarak , BM BG. ile ilgili radikal kararlar da alınabilir diye düşünüyorum .
Nasıl görüşme için seferber oldular .
Barış gücü için de paçaları tutuşur .
Rahmetli Erbakan Hocanın AB için dediği BM için de geçerli olmuyor mu ?
Hele hele , Gazze ile ilgili olarak gösterdiği tutumuna .
Rum ve Yunan tarafı , garanti sistemlerinin çağ dışılığından bahsetmektedir .
Halbuki , Gazze göstermiştir ki , çağ dışı kalanlar bu fikri savunanlardır .
11 yıl , adada Türk kanı akmasını sağlayan ve bunun önüne geçemeyen BM GK kararlarının çağ dışılığı , ayan beyan ortaya çıkmıyor mu ?
Günümüzde , Gazze’ye baktığımızda , bunu çıplak gözle bile görürüz .
Göremeyenler , at gözlüğü ile bakanlardır .
Maria hanım , öyle anlaşılıyor ki , güneye , umut pompalıyor .
Nereden belli ?
İkinci Niko’nun yaptığı açıklamalardan .
Bu haber 991 defa okunmuştur

:

:

:

: