BUNA KİM DUR DİYECEK

2025‘e , maalesef beklenmedik bir ortamda girdik .

2025‘e , maalesef beklenmedik bir ortamda girdik .
Yoksa , 2025, zamanında alınması gereken önlemlerin alınmaması nedeni ile, yeni yılın ilk ayında , bu kadar kısa dönemde , yitirdiğimiz can kayıpları , bizlere bir ihtar mahiyetinde mi ?
Eskiden , trafik kazalarında can kayıpları , sene bazında , bir iki vaka ile ortaya çıkardı .
Ölümlü olan ise , ülkede müthiş bir olay olurdu .
Şimdi , daha ay tamamlanmadan , trafik kurbanlarının ve yaralıların , nerede ise hesabı kitabı kaçırılıyor .
Ortalamaya vurur isek , iki günde bir , trafikten insanlarımızı yitiriyoruz .
Yeni nesil , bunları yaşamadı .
Yaşamadığı için de bilemez .
Köpeğe çarpmalar bile , bu memlekette olay olurdu .
Şimdi .
Artık , trafik kazalarından meydana gelen ölümleri , bir çeşit kanıksar duruma geldik .
Her sorunda , olduğu gibi , Trafik kazalarında da , eski hassasiyet halkta kalmamıştır .
Halk , kanıksar duruma geldi , trafik kazalarını .
Bir nevi , kanıksama mı ne ?
Her alanda olduğu gibi , insanlarımızın hayatına son veren trafik kazaları karşısında da , maalesef beklenilen tepkiyi göstermekte kifayetsiz kalmaktadır .
Bu trafik canavarının , at koşturduğu bu düzende , sıranın ona geleceğini hesaplamıyor . Aklının köşesinden bile geçirmiyor .
Trafik akışının yetersizliği ve eksikliği , sürücülerin sırtına yüklenmiş durumda .
“Dikkatsiz sürüşte “ eskiden trafik kazalarında , alt yapı da göz önünde bulundurulurdu .
Geçmişte , idare , mahkemeler tarafından , suç oranına göre sorumlu tutuluyordu .
Yasada yapılan değişiklikle .
Tüm sorumluluk , sürücüye yüklendi .
Nasıl mı ?
“Dikkatsiz sürüş .”
Alt yapı , % 90 olarak , tamam değilse bile ve buna istinaden kaza olmuşsa . Sürücünün aleyhine , dikkatsiz sürüş suçlaması getirilerek , idarenin mükellefiyet altında kalması önlenmiş oldu .
İdare , yapılan yasal değişiklikle , sütten çıkmış ak kaşık durumuna geldi .
Fakat .
İnsanlarımızın canları , her geçen gün , daha da artarak tehlikeye girmekte , insanlarımız , heba olup gitmektedir .
Ulaştırma Bakanı Sn. Arıklı , son , sık sık olan ölümcül trafik kazaları karşısında yaptığı açıklamada . Yolların bir kısmının karanlık , bir kısmının oldukça kötü olduğunu . Yolların güvenli hale gelmesi için , bütçenin yetersizliğini , her ay trafiğe 2500 civarında aracın çıktığını , yolların kapasitesinin ayni olduğunu açıkladı .
Sn. Arıklı’nın , ulaşım için belirttiği olumsuzlukların , kendi Bakanlık döneminde meydana gelmediği de , bir vakıa .
Sezar’ın hakkı , Sezar’a .
Polis raporunda ise , 5 kazanın , aşırı sürat , biri dikkatsizlik , diğerinin ise , alkollü olduğu ve alkol tesiri altında meydana geldiği açıklandı .
Genelde , trafik kazalarının olma nedenlerinin en başlıcaları :
- Alt yapı .
- Sürücü hataları .
Ocağın ilk haftasında , Taşpınar’da , traktör kazasında , sürücü hayatını kaybetmişti .
Arkadaşımdı .
Mevlidine gittiğimde , kazada olay yerini durup inceledim .
Dar bir asfalt .
İki aracın , sıkı sıkıya geçebileceği bir asfalt .
Sağda , solda , banket diye bir şey yok .
Asfalttan çıktınız mı , topraktasınız . Koskoca traktörün tekerleği , asfalttan toprağa temas eder etmez , görenlerin söylediğine göre , çamura gömülüp , traktörün devrilmesine neden oldu .
Temelli bir banket olsa idi , belki de , ölümcül kaza olmayacaktı .
Trafik kazalarının , oluşmasında , elbette ki , sürücü hataları yadsınamaz .
Sürücülerin de , bu kazalarda ihmalleri ve kural tanımamaları olabilir . Ki, olmaktadır da .
Sn. Bakan , alt yapıda olması gerek , fakat olmayan eksiklikleri de açıklayarak, idare adına , bir gerçeği de açıklamış oldu .
Sürücülere gelince , Trafik kazalarının oluşmasına , mevcut müeyyideler
kifayetsiz kalıyorsa . Kifayetli hale getirilerek , caydırıcılık sağlanmış olur .
Giden canlar , bizim canlarımız .
Halkta , arabasına binip yola çıkma cesareti , her geçen saniye , daha da korkulu bir hal almaya doğru gidiyor .
Artık bir yerden , trafikte can ve mal güvenliğinin tesisi için , acilen düğmeye basılmalıdır .
Daha fazla canlar , yitirilmeden .
Merkezi idarenin , en öncelikli görevi , bence bu olmalıdır .
Bu haber 272 defa okunmuştur

:

:

:

: