Trump Kasırgası

Şöyle başlayalım. On yıla en azından iki ‘dönüm noktası‘ sığdı. İlki 27 Şubat 2022 Pazar günüydü.

Şöyle başlayalım. On yıla en azından iki ‘dönüm noktası‘ sığdı. İlki 27 Şubat 2022 Pazar günüydü. Alman Meclisi’nin özel oturumunda hükümet açıklaması yapan Şansölye Olaf Scholz aynen şöyle demişti: ‘24 Şubat 2022, kıtamızın tarihinde bir dönüm noktasıdır. Bir dönüm noktası yaşıyoruz. Ve bu şu anlama geliyor: Sonraki dünya artık önceki dünyayla aynı değil.‘ Şansölyenin işaret ettiği dönüm noktası Ukrayna Savaşı’nın başladığı gündü.
* * * *
Ukrayna Savaşı’nın başlamasıyla ifade edilen ilk dönüm noktasından yaklaşık üç yıl sonra yeni bir dönüm noktası yaşandı. Tarihçiler bu dönüm noktasını da tıpkı ilk olay gibi kesin tarihlendirebilecekler: ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance Almanya’nın Münih kentindeki lüks Bayerischer Hof Hoteli‘ndeki kürsüye çıktığında tarih 14 Şubat 2025 Cuma, saat öğleden sonra iki buçuktan hemen sonraydı.
* * * *
Münih’te 60 devlet ve hükümet başkanı ile 100’den fazla bakanın katıldığı 61. Münih Güvenlik Konferansı’nda Avrupa ile ABD arasındaki transatlantik ilişkilerde bir dönüm noktası yaşandı. Dünyanın dört bir yanından güçlü isimlerin, askeri temsilcilerin ve uzmanların bir araya geldiği konferansta ABD Başkan Yardımcısı J. D. Vance’in konuşması şok ediciydi. Vance'in konuşması, ABD'nin Avrupa'dan hızla kopuşunun bir parçasıydı.
* * * *
Vance yaptığı konuşmayla şaşırttı. Ukrayna'da barışın sağlanması çabalarından savunma harcamalarında yük paylaşımına, ABD askerlerinin Avrupa'dan çekilmesi olasılığına kadar acil konulara değinmesi bekleniyordu. Ancak bu konulardan uzak durarak, demokrasiye odaklandı. Avrupa'da demokrasi ve ifade özgürlüğünün kaybolduğunu iddia etti ve bunun Rusya veya Çin'den gelen dış tehditlerden daha endişe verici olduğunu söyledi.
* * * *
Vance, Trump yönetiminin transatlantik ilişkilere nasıl baktığını açıkça ortaya koydu, ‘Washington‘da yeni bir şerif var‘ dedi. Özetle ‘Avrupalılar muhtemelen kendilerini neye karşı korumak istedikleri veya gerektiği konusunda net değiller. Kendi halkınızdan korkarsanız, güvenliğinizin anlamı yoktur. Eğer seçmenlerinin sorunlarına saygı göstermiyorlarsa, ABD, Avrupa'yı korumaya hazır değil. Ve en büyük sorunlardan biri de kitlesel göçtür‘ dedi.
* * * *
Siyasi analistlerin yorumlarına bakıyorum. ‘Bu ABD Başkanı Trump’un ‘şok ve dehşet‘ stratejisi diyorlar. Nedir bu ‘şok ve dehşet‘ stratejisi? ‘Bu, Trump'ın önce ortaya dehşet bir şey atma, bunun yarattığı şok anının ardından kimlerin hala ayakta olduğuna bakma ve şaşkınlık ve korkuyla kaçışırken henüz yarı yolda olan herkesle güçlü bir pozisyondan müzakereleri yürütme taktiğinin bir parçası‘ diyorlar. Şu anda Avrupa, derin bir şok yaşıyor. Gerçek şu ki Avrupa ABD açısından artık bir ortak olarak değil, bir eklenti olarak görülüyor.
* * * *
Yeni Trump dış politika ekibi, Avrupalı müttefiklerine Münih’te baş döndürücü bir mesaj getirdi. Ton değişikliği de baş döndürücüydü. Amerikan Politico dergisi de ‘Vance Münih'teki diplomatik toplantıya yıkım topu götürdü‘ dedi. Derginin konuştuğu üst düzey ABD’li diplomatların bazılarının ‘Vance'in konuşmasının gerçek hedef kitlesinin Münih değil, ülkesindeki seçmen tabanı ve gelecekteki seçimlerde yerleşik partileri devirmek isteyen Avrupa'daki diğer popülist gruplar‘ dediklerini yazıyordu.
* * * *
Soru şu, Avrupa/Almanya bu konuda ne yapacak?' Vance’in konuşması Alman ve AB yetkililerinden sert bir tepki aldı. Alman savunma bakanı Boris Pistorius, 'Onu doğru anladıysam, Avrupa'nın bazı bölgelerindeki koşulları otoriter rejimlerdeki koşullarla karşılaştırıyor, bu kabul edilemez ve yaşadığım Avrupa ve demokrasi bu değil‘ dedi ama bir yandan da Almanya’nın yeni bir dünya düzeninde kendilerini nasıl tanımlamak istediği sorusuna da cevap araması gerekir. Hem de acilen. Çünkü ‘Trump’ın fırtınası Avrupa’da sert esiyor‘ diyebilirim.

Bu haber 172 defa okunmuştur

:

:

:

: