CENEVREDE PEŞREV HAVASI

Herkes , Cenevre yolcusu .

Herkes , Cenevre yolcusu .
Yüksek öğrenimde iken , adada görmediğim bir olayla karşılaştım .
Tabii , bu öğrencilik yıllarım , Ankara’da geçen yılları kastediyorum .
Ankara , Kızılay meydanına indiğimde , orada karşılaştım .
Genellikle , geniş ve bagajları büyük , van tipi araçların, arka tarafları da yolcu taşımaya uygun hale getirilmiş , arabalarla karşılaştım .
Genellikle , yedi kişi taşıyan taşıt araçlarını .
Bunlara dolmuş dendiğini de , yine Ankara’da öğrendim .
Bu statüde olan ve yolcu taşıyan bu araçlar , tamamı ile dolmadan hareket etmezlerdi .
Her durakta , bir de yönlendirici kişi bulunurdu .
Bunların görevi , aracı , yolcularla doldurmaktı .
Bunu yaparken de , yüksek sesle aracın gideceği semti söyleyerek , vatandaşın başka bir semte gitmesini önlemekti .
Mesela :
Kızılay’dan , Ulus’a gidecekseniz , duraktaki yetkili .
“Ulus iki “ diye bağırıyorsa , dolmuşta , iki boş yerin olduğu anlaşılırdı .
“Bir derse “ bir boş yerin olduğu , gidecek olanlara duyurulurdu .
17‘ sindeki beşli toplantı , bana , Ankara’daki dolmuşları anımsattı .
“Cenevre iki, kalktı kalkıyor” diye .
Öyle bir hava yaratıldı ki , sanki , her şey bitmiş de , imza aşamasına gelinmiş gibi .
Cenevre’ye , her halde dolmuş uçakla gidiliyor .
Ortada , fol yok , yumurta yok .
Artık , Kıbrıs sorunu , dünyada , eskisi kadar , önem atfetmiyor bile .
Trump’la birlikte gelen sorunlar , Kıbrıs sorununu ötelemiş durumda .
Hele , Avrupa’nın , ciddi güvenlik sorunu ortaya çıkmışken .
Yüzüne , bakmayanlar .
Kapısına , dayanır duruma geldiler .
AB liderler zirvesine , Ankara da çağrıldı .
Ankara’yı temsilen , Sn. Erdoğan , zirveye gidecek .
Avrupa’nın güvenliği için , Avrupalılar , Türkiye’nin de içinde olacağı bir savunma ittifakı düşünüyorlar ki , Türkiye’yi de çağırma gereğini duydular .
Sn. Erdoğan , zirveye gidecek . Gitmeden önce , Polonya Başbakanı ile yaptığı görüşmede , söyleyeceğini söyledi !
AB’ ne , tam üyelikle , bunun mümkün olacağını açıkladı .
Dönem başkanı , Polonya Başbakanı Şults , bu konuda çalışacaklarının sinyalini vererek , Ankara’dan ayrıldı .
Demem o ki :
Artık , Türkiye’ye , Kıbrıs’la ilgili olarak , dünyada , baskı yapacak , ne devlet , ne de birlik kaldı .
Birleşmiş Milletler GK‘nin , durumu ortada .
Gayet vahim bir durumda .
Üye devletler , sorun çözmek için , o kurulu oluşturdular .
Fakat .
Kendileri , başlı başına sorun oldu .
İşgalci , oldular .
Gaspçı , oldular .
Gelelim , 17‘sine .
Kim , başkanlık edecek ?
BM GS :
Guterres efendi .
Zaten , özel temsilcisinin raporuna dayanarak “ taraflar arasında , ortak zemin yok “ diye rapor hazırladı .
Ha , denilebilir ki .
O zamandan , bu zamana , belki , taraflar arasında , görüşlerinde bir yakınlaşma oldu da , genel sekreter , bu zirveyi yapıyor .
Ona da bakmakta , fayda var .
Rum tarafının , lideri .
İkinci Niko .
Crans Montana’da , kaldığımız ve kabul edilen metnin devamından yana , GK kararlarına ve AB normlarına atıf yapıyor .
Yani .
Terane , ayni terane .
Gelelim , Türk tarafına .
Sn. Tatar , Cenevre’den önce , Ankara’ya gitti .
Eşit , egemen ve uluslararası statünün , tanınması konusunda , Ankara’dan güçlü destek aldı .
Yani , taraflar arasında , son yaptıkları açıklamalarda da , ortak bir zemin yok .
Aksine , taraflar daha da sivri oldu .
Tabii , Guterres , yine de , yağlı güreşlerde olduğu gibi , peşrev havasında , tarafları , el ense okkalayıp , zeminin olup olmadığını tartacaktır .
Cenevre’de , olacak olan bu .
Hadi “ Cenevre’ye , bir , iki ”
Bu haber 146 defa okunmuştur

:

:

:

: