Vatandaş Başbakan’a soruyor: Şehir Planlama Padişahı Türkmen Yiğitican’ın görevden alan üçlü kararname nerede?
VATANDAŞ CAN DERDİNDE
Vatandaş adalet peşinde, can derdinde. Her fırsatta tüm siyasetçilerin dile getirdiği gibi adalet bir lüks değildir. Yaklaşık 8 yıldır bulunduğu görevde yaptığı hatalarla bardağı taşıran Şehir Planlama Dairesi Müdürü Türkmen Yiğitcan, bakan, başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın imzalandığı üçlü kararname ile görevden alındı. Ancak hala daha hukuksuz bir şekilde Mağusa İskele Yeniboğaziçi’nde ikinci bir rant planının taşlarını örüyor.
BAŞBAKAN’IN DERDİ NE?
Özellikle Long Beach’de 2015 yılında depreme dayanıksız olduğu belirtilen bataklık zeminde en yüksek katlı binaların yapılması için 2019’da birinci Rant Planı’nın önünü açan Padişah Türkmen, aradan geçen altı yılını ardından tam gaz ikinci Rant Planı’nın önünü açıyor. Türkiye’deki deprem felaketinin ardından başta Sayın Başbakan Ünal
Üstel olmak üzere sorumluların cezalandırılması için Adıyaman’da adalet aradık.
DEPREMDEN DERS ALMADINIZ MI?
Ancak şu anda göz göre göre iki padişahın hazırladığı rant planıyla vatandaşın hayatı yine riske atılıyor. Başbakan’a sesleniyoruz. Uzmanların uyarısını dikkate alın. Allah korusun olası bir deprem onbinlerce insanın hayatını riske atan padişah Türkmen’in rant oyunlarına kimse alet olmasın. İmzalanan üçlü kararnamenin gereği olarak görevden alınan Padişah Türkmen ve yaveri Berkay Ramiz’e gereken hesap sorulsun.
ÜÇLÜ KARARNAME İMZALANDI AMA GEREĞİ NEDEN YERİNE GETİRİLMİYOR
Star Kıbrıs, “Fikri Ataoğlu, Ünal Üstel ve Ersin Tatar’ın imzasıyla görevden alma yazısı yazılan Şehir Planlama Dairesi Müdürü Türkmen Yiğitcan’la ilgili karar kimin çekmecesinde sümen altı edildi” diye sordu ama kimseden ses çıkmadı. Gazeteci Alihan Pehlivan, Ada TV’de Şehir Planlama Dairesi Müdürü Türkmen Yiğitcan’ın görevden alındığını ancak bu kararın Resmi Gazete’de yayımlanmadığını söylemişti. Alihan Pehlivan'ın aktardığına göre, görevden alma yazısı Başbakan Ünal Üstel tarafından hazırlanarak Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a gönderildi ve Tatar tarafından da onaylandı. Ancak içerisinde Cumhurbaşkanı’nın imzası bulunan resmi evrakın kaybolduğu öne sürülüyor. Padişah Türkmen, tüm bu yaşananları bilircesine daha önce yaptığı açıklamada “Allah’ı gelse beni buradan alamaz” demişti…