Öbür gün , üç önemli milli Bayramı coşku ile kutlayacağız !
Tarih sıralamasına göre , gidersek .
1571 , bu adada , kök saldığımız , adanın fethi .
İkincisi ise , köklerimize , kezzap dökülmesine set çeken ve adadaki varlığımızın , sürdürülmesini sağlayan , TMT‘ nin kurulması .
Üçüncüsü ise , TMT’den görevi devralan , Güvenlik Kuvvetlerinin oluşması .
Tümü , Toplumsal Direniş Bayramı olarak kutlanmaktadır .
Adanın fethi ile , ada Türklerinin bekası ve hayat garantisi , İstanbul idi .
Adayı , bin bir dalavera ile ilhak eden İngiltere’nin , Kıbrıs Türk Halkının can ve mal güvenliğini koruyamayacak duruma gelmesi ve bunu terör örgütü olarak kurulan EOKA’nın insafına terk etmesi ile adanın Yunanistan’a bağlanmasını hedef güden EOKA . Hedefinin önünde , bir bent teşkil eden Kıbrıs Türk Halkını ortadan kaldırmakla işe başlar ve 1 Nisan 1955‘ te , faaliyete geçerek , Türklere karşı soykırım girişiminde bulunur .
Ada Türkleri , tamamen savunmasız bir durumda , ne yapacaklarının , nasıl kendilerini savunacaklarının telaşı ve korkusu içindeydiler .
O günleri yaşayan biri olarak , silah ve bomba seslerinin çıkardığı gürültüleri asla unutamam .
Yunanistan’dan , silahlanarak , 1300 silahlı militanla soy kırıma başlarlar .
Kıbrıs Türklerinin elinde , savunulacak hiçbir silah ve edevat yok .
1 Nisan itibarı ile , ada Türkleri , kendilerini savunacak , aletleri üretmeye başladılar .
Neydi bunlar ?
Eskiden kalma , kılıç ve kamaları , biletmeye başladılar .
İnşaat demirlerinden , mızraklar yaptılar .
Bazıları da , Osmanlıdan kalma , yasak olan bir tür tabanca niteliğinde “gubur” denen , antika silahları onardılar .
Bir çoğu da , bahçe ve evlerin sınırlarını belirleyen , demir çubukları sökerek , kendilerine savunma silahı yaptılar .
Ağaç köklerindeki , topuz nitelikli bölümler , bayağı kıymete binmişti .
En büyük eksiklik , örgütsüzlüktü .
Bu başı bozukluk , 1 Ağustos 1958‘e , TMT‘nin kurulmasına kadar devam etti .
Bu süre içinde , Kıbrıs Türk’ü , 7‘den 70 ‘e , ne zaman , nerede olduğu bilinmeyen , ölüm anını bekledi .
Her an , her yerde , yaşamı sona erebilirdi .
1 Ağustos itibarı ile , TMT .
Adada , Türk varlığının olduğu her beldede , yeşerdi .
Budak saldı .
Savunma savaşçıları , kendi öz benliğinden çıkan , gönüllü militanlardı .
1 Ağustos’tan sonra , Türk Halkı , kendini , güvende hissetmeye başlamıştı .
Mukavemetçiler , iş başında , Kıbrıs Türkünün , can , mal , namus ve şerefini korumakta , umulmayacak oranda bir başarı kazanmıştı .
Tabii .
EOKA ile olan güç dengesini , sağlamasa bile , EOKA’nın Türklere saldırılarının önüne geçebilmiş .
Adada , Türk Halkı , rahat bir nefes alabilmişti .
Bazı zaman ve hallerde , bazı çevreler tarafından , TMT sorgulanmaya çalışılmakta .
Bunu yapanlar da , o günleri yaşamayan , o nesilden olmayanlardır .
TMT’yi sorgulayanlar arasında , o nesilden birini bulamazsınız .
Kuvvay-ı milliye neyse , TMT de aynisidir .
TMT , genellikle , faşist olarak nitelendirilmektedir .
Faşistler , emperyallerin iş birlikçileridir .
TMT , batılı emperyalistlerin desteği ile , Yunanistan’a bağlanma hareketinin , başını çeken , EOKA terör örgütüne . Yani batılı emperyallerin iş birlikçisi olan EOKA hareketine , set çeken , bir milli örgütlenmedir .
Tıpkı , Kuvvay-ı Milliye gibi .
Faşistlik nitelemesi , tam EOKA için , nitelendirilecek bir kelime .
TMT’yi eleştiren ve o günleri yaşamayanlar , unutmasınlar ki , bu eleştirilerini de TMT’ ye borçludurlar .
Fakat , maksat eleştirmek değil .
TMT’yi , itibarsızlaştırmaktır .
Bu çevreler .
Bir de , bakarsınız ki .
Kuvvay-ı Milliye hareketini de sorgularlarsa , hiç şaşmayacağım .
Varoluş mücadelesi ve onun vazgeçilmezi olan TMT’nin , eğitim müfredatına girmesi ve yeni nesillere , o yıllarda yaşananların , ders kitabı olarak okutulması , artık bir gereklilik olmuştur .
Toplumsal direniş Bayramımız . Kutlu , mutlu olsun .