Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, siyasallaştırdığı yargı aracılığıyla bir yılı aşkın bir süredir KKTC’ye yatırım yapan Simon Aykut’u tutuklu olarak rehin alırken, yasadışı delil toplamak üzere KKTC’ye gelen Rumların tutuklanması karşısında dünyayı ayağa kaldırdı.

Bir yılı aşkın süredir tutuklu bulunan Simon Aykut’u kendi yasalarına dahi aykırı bir şekilde tutuklu olarak rehine alan Rum liderliği, yasadışı delil üretmek için KKTC’ye gönderilen Rumların tutuklanması karşısında ne yapacağını şaşırdı. AB’ye şikayette bulunan Rum yönetimi Türkiye’ye baskı yapılmasını istediler.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, Kuzey Kıbrıs’ta casusluk suçlamasıyla tutuklanan 5 Kıbrıslı Rum hakkında verilen kararı “yasadışı, korsanca ve faşist” olarak nitelendirdi. Derinya’daki konuşmasında bu kararın en büyük mağdurunun Kıbrıslı Türkler olduğunu savunan Hristodulidis, Tatar’ın kendi toplumuyla ilgilenmediğini öne sürdü. Kıbrıslı Rumlara, kuzeydeki bölgelere geçmeleri gerekiyorsa 'iki kat, üç kat dikkatli olmaları' çağrısında bulunan Hristodulidis, özellikle son dönemde yaşanan olayları “korsanca bir tutum” olarak değerlendirdi.
Oysa Rum Yönetimi, Simon Aykut’u 400 günü aşkın bir zamandır kendi yasalarına daha aykırı bir şekilde tutuklu olarak rehin tutarken, hiçbir hukuki duyarlılığı göstermedi.

1984 yılında çıkardıkları 44/1984 sayılı yasanın 11. maddesine göre tamamen hukuksuz olduğu ortaya çıkan tutuklamaya rağmen, 74 yaşındaki Simon Aykut’a adeta mülkiyet sorununda rehine muamelesi yapıldı.
Rum yönetimini çifte standardına tepki yağdı.

ÜSTEL: HUKUKUN İLKELERİNİ ÇİĞNEDİLER

Hristodulidis’in KKTC yargısını hedef alan açılamalarına yanıt veren Başbakan Üstel, bu tür ifadelerin yalnızca diplomatik nezaket kurallarını değil, uluslararası hukuk ilkelerini de açıkça ihlal ettiğini söyledi. KKTC yargısının bağımsızlığı ve tarafsızlığıyla yüksek standartta çalıştığını vurgulayan Üstel, “Bu yargı, herhangi bir baskı ya da yönlendirmeye açık değildir. Kimsenin haddine değildir, dil uzatamaz” dedi.
KKTC’nin halkından aldığı demokratik meşruiyetle kurumsal yapısıyla işleyen bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Üstel, KKTC’nin güvenliğini hedef alan her türlü girişime karşı kurumların ve özellikle bağımsız yargının görev başında olduğunu kaydetti. Beşinci kol faaliyetlerine karşı gerekli tüm tedbirlerin alındığını belirten Üstel, Egemenliğimiz tartışılmaz, devletimiz vazgeçilmezdir” ifadelerin kullandı.

TATAR: RUM LİDERLİĞİ YASADIŞI BİLGİ TOPLUYOR

Cumhurbaşkanı Tatar, Rum liderliğinin sistematik biçimde yasa dışı veri topladığını, Taşınmaz Mal Komisyonu’nu yok saymaya çalıştığını ve korku siyasetiyle gerginlik yarattığını vurgulayarak bu tutumu sert bir dille kınadı. 'Rum liderliğinin uzun süredir ülkemizden yasa dışı yollarla bilgi, belge ve teknik ölçümlerle veri topladığı bilinen bir gerçektir' diyen Tatar, 'Hristodulidis'in açıklamaları karşılıklı saygıyı, eşitliği ve hukuk zeminini reddeden bir zihniyetin dışavurumudur' ifadelerini kullandı.